50
Yorum
30
Beğeni
5,0
Puan
1753
Okunma

haydi; susma da, konuş
içim neden ki çöküyor, o şuh gözlerinin
kirpik uçlarından
mide boşluğumun, ta dibine kadar!
dön de, bir bak deyişte
sökülür ya, kökünden tüm duygular!
Öz suyuyla savrulur ya, tüm ihtişamıyla bahar
İşte o an!
Aha şuracığım da, bir yumru oluşur
sevgimin yüreğince
kaynaşırlar şevk ve hasretle birbirlerine
ölür müyüm ki, o soluksuz deminde?
artık
bir de
gel
desen ya!
Konuşmamızın, yarım kalan o eşiğinde
ateş
çöker de
yakar ya!
ta içimin de, tam da içinden
kalb atışları; kulağı sağır eder ya, her anında
tir tir titrerken
şu yüreğim!
her şavkın vuruşun da, soluk yüzüme
ağzın bir karış açık, hayretle kalınınca içinde
o ahu bakışlar
var ya!
sökülen bağrımı tümler, aşkın yarımları ile
sanki de ölürcesine kalıveririm, bir kör bedende
cehennemin düşer, ruhuma közleriyle
vuslat mı, ayrılık mı deyince?
biriken tüm duygularım da, fışkırır
kızgın o gözlerin gibi
kaynar
durur
tüm benliğimin, tam ortasında
biri sanki de ölüm
o biri kalır ya, kendini tutamayan deminde!
ayaklarımın savrulduğu her yerde
iliklerime dek, ıslanırım!
söyle, sence ben ahmak mıyım?
sensizlik
var ya!
tüm kaçışlarımı da, nafile kılar
her gittiğim yerde, bir anlık soluğuna mahkum kalırım…
(03.04.2012)AZAP…
DOSTLARDAN İNCİLER:
Hani sıcakla serin kovalar ya her daim birbirini,
İster bahar yeli de adına, ister güzden firari ayaz!
Resmimi çizeceksen eğer sakın iş etme kendine,
Dağınık kalsa da olur kaş üstünde saçımın telleri.
Ben aslında çok iyi bilirim vuslatın nadire değerini,
Yanaklarından kalbime atarım lalenin en güzelini.
Nerden çıktı diye sor kendine, ayrılık senin keşfin,
Alışmaya çalışıyorum bir tanem, sen düşünme beni.
İkiz yaratılmış bildiklerim ve bilmediğim ne varsa,
Dilimden şükür eksilmez gözlerim selvilere bakınca.
Bir kıvılcıma gebe ateş, tende dağdır bir sivilce,
Huyun neye benzer, kar suyundan içtin mi kana kana! 03.04.2012-Ahmet BOZTAŞ
Ah! şu gelişle gidiş arasındaki umutla umutsuzluk yokmu?
ölümle hayat arasındaki fulu gerçek bir dia gibi seyrediliyor düşlerimde
o son veda sevgiliye el sallayış ayrılığa ok gibi saplanan bakış
ebede yapılan yolculuk bir melek eşliğinde. her şeyin sonu sandığımız
yeni bir telaki noktas makber şeb-i aruz vuslatı.
Hakka! vuslatım anlık nefesim olsun, ölüm meleğimi çağrın gelsin
yeniden doğmaktır ölüm! ölen varsa sevinsin..............................Hülvani.
---------------------------------------------------------------
“Vuslat veya ayrılık !...”
Görünüz ki aşkın şuuru darma dağınık !!!...
Dizginleri yok,sevgisi yalnız kendine katık
Girdiği tüm yürekler benden mada karanlık !
“Cehennemin düşer ruhumun ”Közlerine…”
Ağlar içimde boş boş seni bekleyen bir seyranlık !
Ben biçare varlığı büstün yüzünden ağlamalık…
“Tüm kaçışlarımda nafile kılar”
“Vuslat veya ayrılıklar…”
Yaşamak ki, şöyle dursun artık,
Ben gözlerinde ölmek istiyorum mezarsız artık !!!...
Çılgın arzular dedim ben böylesi bir intihara !!!
Hangi yürek tahammül edermiş acaba bu ölüm haykırışlarına ?!...
İnsan ölmezse de,parçalanmak bile yetecektir uğrunda…..............Onatça
5.0
100% (51)