12
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
1212
Okunma

Ey yar
Söndür ışığı / yak mumları
Bir tek ruhların vuslatında
Yürü
Yaradan aşkıyla
Rüzgâra karşı
Gel/me
İmlanın kuralsızlığında
Savur küllerimi
Ateş böceklerinin
Avuç avuç ağladığı bu mevsimde
İbadetim olsun ellerin
Ürkmüş uykuda
Dokun telaşlı nefesime
Kokun ki
Esaretim
Kefenlensin artık bu dilim
İyi mi ? gece mi ?
Gecenin tüm duvarları yıkılmış
Çırıl çıplak yürüyor ateşe
Umrundamı sanıyorsun
Bencil karanlıkların ikliminde hüzün
Tozlu raflarda birikmiş
Acıdan eskimiş yüzüm
Umrunda mı ?
Son iki sözüm
Ne zaman sesin düşse sesime
Depreşir ellerimin sensizliği
Küçülür avuçlarımda bu şehir
Ve oyun bozan yağmurların gözlerinde
Ağlaşır ölü kırlangıçlar
Yeditepe kan revan
Gecenin tortusunda son çırpınışlar
Ey Meriç!
Tükendi kıyılarında
İsyanımla sevişen umutlarım
Tutkularım
Tutuklu kaldıklarım
Ceviz ağacım
Gurbetim
Yaslansam dallarına
Yine açarmısın sonzuzluk ülkesinde
Babam!
Kestin mi ağacımın dallarını
Yar diye bildiğime akıttın mı günahımı
Okundumu ahvalim kulağıma
Otuzbeş yıl ertesi
Kendi sesinde
Ödedik mi babam
Ödeştik mi ?
Senmisin inci tanene
Kara şiirler yazan
Dinle babam dinle!
Bu sızı yardan kalan
Sebep/siz
Dört odalı yazılmış mahpusluk
Yedi kat kırıldı Dicle
Mardin e f s a n e
Kavuşur mu hiç Dicle ile Meriç
Kısalan parmaklarımın uzayan gölgelerinde…
İstanbul kıyametim
Kemanın sesinde kırılıyor şahadetim
Arşede lal masallar
Ak topuklarımda yıkanırken ay
Tutuldu yıldızlar
Susturun artık bu şehri bayım
Silin denizinden maviyi
Yakın güz yapraklarını
Söylemesinler ayrılık şarkısı
Dindirin bu acıyı bayım
Dillendirmeden yüreğinizi
…//Açsam ellerimi semaya
Yıldızlar düşse
Yüzün dökülse yüzüme
Bu bir düşse
Şuursuzca
Mühürlenen dilimde
Rengini kaybetti dünya
Soluksuz sensiz
Kaç kez ölünürse //…
Gel/me
En uzak şehirlerin
En ücra köşelerinde şiirler iç
Ayyaş rüzgarların fısıltılarında
Öl kendini
Gelme
5.0
100% (24)