28
Yorum
24
Beğeni
5,0
Puan
2000
Okunma

Sarılmayı bilir misin? Sahiplenmeyi...Sahiplendiğinde sadık kalmayı.. Sen bilir misin aşık olmayı? Bölünebilir misin ikilere üçlere, gerekirse binlere..Yapabilir misin?
Gerçekten sevebilir misin?
Sevmenin demesi olmaz..
Ya çok seversin bir kere, ya da hiç sevmezsin...
Hz.MEVLÂNA
Gecenin bir vaktinde
Bilinmeyenden geldin yalnızlığımın ortasına düştün
Güneş gibi doğdun karanlık günlerime
Hayat pınarı gibi aktın gönlüme
Dudaklarımla hasretini çizdim sularıma
İmbat yeline tutunur gibi
Sarıldı yaralı yüreğim varlığına
Ellerini uzattın
-Tut yüreğimi hadi -dedin
Hileliymiş yürek zarın göremedim
Gece karanlığında gözlerine tutundum
Ateş pervanesi oldum ömrüne yürüdüm
Öyle gururluydun ki
Yaktığım ışığı göremedin
Umursamadan yasaklarımı deldin
Gözlerime vurgundun
Yeşilinde öleyim dedin
Her renge meftûnmuşsun geç öğrendim
Mevlâna gibiyim yâr
Başımı koydumsa yoluna
Başını da isterim yoluma
Var mı mangal gibi yüreğin diye Efe’ce sordum
Emanetin başım gözüm üstüne iki gözüm
Sözüm söz dedin
-Dönmez er kişi sözünden bildim-
Sevdanın ateşinde nâr olmadan
Köz bırakılır mı sandın
-Aşk yangınsa-
Neden yanan ben oldum
Aynı bedende canlanmış iki ruh
Yol ayrımında sevgili
Finali sen yazdın
İhanet en büyük günahsa YARADAN katında
A’raf-ta kalacaksın
Sevmek önce yüreğe dokunmaktır
Bildin mi toprağım
-Aşk vuruldu-
Rahat bırak bizi
Ben vazgeçtim
Sende vazgeç sevdamdan
/Yokluğum cezandır bilesin/
DENİZ_DERYA35
5.0
100% (36)