6
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1496
Okunma

"denizleri ben ıslatmadım, hele martıların kanatlarına hiç dokunmadım, bulutları da ben yağmurla doldurmadım"
karanlık kuytulardaki kartlarımı çıkardım
kardıktan sonra her gece fallarına bakardım
kupa kızı sen maca valesiydim ben
aramızda hep sorunlar çıkaran kartları yakardım
sorunsuz çıkmalıydı fallarım hilesizdi sevdalarım
köpüren çezveydi yüreğim içten içe taşardım
telvesi ben olurdum uzayan yollardaydın sen
üç vakte kadardı senin gelmelerin ve ben gelmelerinde yaşardım
her seferinde kuş olurdun balık olurdun sen
sen çıkmadığın zamanlar fincanlarıda kırardım
hep içime batardı kırdıklarım
papatyalara kıyamazdım koparamazdım
onları içten içe sayardım
içimden saydıklarım seviyor sevmiyorlu olmazdı
koparmadıklarımdı hep seviyorlarım
papatya fallarında hep sen çıkıyordun, ben kokluyordum
seni içimden hiç koparamıyordum, hep seni soluyordum
şimdi falları bırakırken denizin dalgalarında seni yakalamayı
martıların kanatlarını umut yapıp uçurmayı
yağmur yüklü buluttaki yağmurların altında ıslanmayı
seni izler gibi sevdiğin saksımdaki papatyalara bakmayı
bir de senin için şiirler biriktirmeyi
öğrendim artık seni uzaktan düşlerde sevmeyi
sen papatya fallarım oldun hep gizliden gizliye...
" ben senin denizindeki yüreğimi ıslattım, bir düşlerine dokundum sonrasında hep gözlerime yağmurları doldurdum senden habersizdi seni sevmelerim ."
5.0
100% (5)