Sen şimdi içimi eze eze gidiyorsun.
Sen şimdi geçtiğin yerleri yaka yaka gidiyorsun.
Bıraktığın sadece yıkık şehir.
Yağmalanmış sokaklar ve tozlu hatıralar değil.
Sen sadece bozuk bir saat bıraktın bana.
Her baktığımda aynı zamanı gösteren.
Doğru ya da yanlış.
Hep aynı sözleri söyleyen bir şarkı bıraktın bana.
Yüreğimde bıraktın ayak izlerini.
Sen bana yarım bir şiir bıraktın..
Sen şimdi her gece gözlerine dar ağacı kuruyorsun.
Ve yargılamadan beni asıyorsun.
En can yakacak kelimeler biriktiriyorsun.
Öfkeni kinle besliyorsun.
Sen ritmik bir kalp atışını bozuyorsun.
Uykularımı kundaklıyorsun.
Yorgun bir yüreği yolda bırakıp.
Koşar adımlarla izini kaybettiriyorsun dar sokaklarda.
Şimdi gelişine kurbanlar adadığım söyle.
Bu gidiş kaç uykusuz gecenin habercisi.
Kaç sancı nöbetinin.
Bu küçük sarsıntılar hangi büyük zelzelenin belirtisi
Halsiz bir yürekte
Şimdi beni bir derde koyuyorsun.
Izdırabıma kalem kırılan, kan kusturan yaralar açıyorsun.
Bir yanımı hep eksik, hep yoksul bırakıyorsun.
Kendime bile itiraf edemediğim sorular soruyorsun.
Biliyorum sevmiyorsun.
Peki neden bırakmıyorsun beni sokaklara.
Gözlerine bakmayı haram ettiğin gün mü.
Çekeçeksin tetiği.
Ve kaç defa daha parçalayacaksın bu yorgun yüreği.
Karalar bağlıyorum bak, sefalete düşkün yarınlara.
Korkunç uçurumlardan aşağı bırakıyorum kendimi.
Sen gideli beri kavuşmak için yaradana.