16
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
1690
Okunma

hayatın sınırları aşkla çizilmedi
üstelik
yoktu garantisi harami gecelerin
yazılmaz bizim destanımız sevdiğim
güz döküldü sözlerimizden her mevsim
ak kağıtlara kara bir kaygı gibi
düştük deli boran koyaklardan
zalimliğin hayınlığın yuvasından
toprağı kanatıp doğan berfin
gün gelecek destanımızı haykıracak
gülyüzlü gülağızlı bebelerle beraber
şol dağların gelincik eteklerinde
nazlı yağmur alev gibi iner yüzüme
yüzüm gözüm aşk içinde sürülür
Fırat’ın sorgusuz kısmetine
ahh
anama olaydım mevsim-i yâr
babama olaydım kalb-i diyar
ak duvağım al al olmuş
muştuma el kuzgun konmuş
kınalı elime kuytu dolmuş
yâr enginde soğumuş, bilemedim
dağılırsın
bir bulut geçer içinden
yağmura gebe uçmalar
yıkılırsın
darmadağın boz hayaller
ben kelebek sen güvercin
ters taklayım gözünde
ne zaman insem düzlüğe
sen söyler dilim bilmezsin
bilemezsin
sen kuş dilini öğrenemedin
dilim fersah fersah
ah/dar yokuşlarda
toprak alsın körlenmişi
yoktur gözüm özünde gayri
dağa verilmiş söz
ufka çizilmiş aşk var
dönmem sözümden boynum vursalar
kınalı ağıtlar yakıyorlar şimdi
senden bana
benden sana
armağandır bu yara
al bas bağrına
kavlimizi sar boynuna
hamaylıya vebâldir aşk
hak saklaya...
5.0
100% (3)