I - acının mısraları



nereye dokunsa ellerim
kılıç yarası



hangi sözü düğümlesem boğazıma
içli bir şarkı olur adın
ben yaşımı bulutlardan aldım



şaşkınım
üstelik dalgınım tüm dalgalara
berberî bir kabile gibi uzanıyorum
akdenizin kum kıyılarına



hiçbir söz çevirilemiyormuş meğerse
anadilimdeki zalim yaraya
üstelik hangi dili sevsem
sevdâyı anlatmıyor bilesin



II- tuz ağlamaları



.yaralarım
..yarınlarım
...aryalarım
kanamalı hastayım
sök kalbimi at derine
kendini tuzla yıkayan serçe öldü
su dökeceğim göz çukurlarına
öpüp ağzından sığınak sızılarımla
göçüp gideceğim tılsımlarında



III- albahâr



ahh denizi özleyen toprak
pers’in ay takvimlerinde yatan çığlık
boynunda kuzeyden bir göçebe boyu
uğramasınlar kızıl kum çölüme
ölüm yazmadı tanrı anneler alnımıza
kuşkusuz beni yazan ayettir
durur dünyanın mizanında



IV- efsâne



ipek bir yolda
savrukluğuna kurban olduğum
lehçelerimi yağmaladı zerdüşt
destanlarını annemin döşünde
dillendirdi asırlarca

secdede titreyen her harf
şiir oluyor sonunda



V- miras



gök terk edilmiş çocuklarına ağladı
ağzında yılan büyüten dağlar
yarlarından attı yalanı

kuşlara ve balıklara mirasımdır
yanaklarına hapsetsinler
dudağımın yarısını.





Deniz...