22
Yorum
18
Beğeni
5,0
Puan
1642
Okunma
bilmeyenler hatırlamayanlar için tazelensin anı
durup dururken aslında koyu çalan kırmızıdır
bazen buruşmağa yüz tutmuş
bir gül de olabilir sol yakamın üstünde
ağır cüzzam makamlı korkunç çağrışımlar duyarım
ben tazeyim ablacığım kimin sümüklü böcekleri üzerimde dolanır?
gün ışığı vurdukça beyazıma ışılar, sevinirim
lakin neden tozlanır, pörsür, karanlığa bulaşır
hastaneli hastalıklar tırmanır bacaklarıma
yüreğimin koridoru gülerek açılacağına
neden salındıkça koyulur, kan gibi pıhtılaşır?
hangi hastaların ağız kokusu duyulmadan ciğeri yarına bırakılır?
sanki topladığım damarlar
acilin döşemesine boşalıyor
terini sil, paspası dışarı daya, rengini çeksin deme bana
ablacığım, ölümün mesaisi yok, anlasana
bu merdivenlerde dolanan yalnız sen değilsin ölümün izdüşümleri
hipokrat yeminine inanan hastaların hangi midesi İştah kabartıcı bir hap gibi koklanır?
kansızlığın buz gibi donuk gözleri: Üşüyorum
hiç bir kitap yazmıyor: Okumuyorum
aşkın salyalı gece nöbetleri: Korkuyorum
umut yemeğe çıktı, kapıyı kapa: Bir çocuk düşürelim
ablacığım gene kırmızı değecek beyazlara
aah, açılmağa yüz tutmuş bir gülün mesaisi başlasa
ablacığım anımsarsın
frengili bir kadın vardı Diyarbakır kerhanesinden
yüzü kan içinde sabaha karşı polis arabasıyla gelen
anahtar deliğinden baksam uzayan gözlerini görürdüm
zehirli bir hançer değerdi yüreğime
saçlarını kesti ceket çaldı
kaç kere denedi kaçmayı; anımsarsın
helada göğüslerini camla doğrayıp
bilekleri kan içinde bir ilkbahar akşamı
ölümün defterine kendi elleriyle adını yazdı
ablacığım
ne zaman bu anıyla dağılsa uykularım
dağlarda tek başına dolanan adar bağırır
lakin neden dürbünü, mavzeri, çapraz fişekleri yerine
rahminde frengiyi taşıyan kadın ve gözleri vardır
açılmaya yüz tutmuş kırmızıya çalar bir gülüm
kimselerin durmadığı bir yerde durur
kimselerin görmediği nefesleri görürüm
bu izler açlığın parmak izleri
ilikleri kuruyan çocukların ağıdında oturur
rengi solgun sessizliği intihar boğumludur
her şey bir yana her şey bir yana dayanamam görürüm
ölüm çocukların beyaz gözlerinde kavrulur
paspası bırak diyorum, morgun kapısına yaklaşma
ablacığım, çocuklar yapayalnız ne kadar çabuk soğur
yorgunum başımı dizlerine daya
yorgunum her yanımda ahtapotlar dönüyor abla
kanserin ve ölümlerin asistanı geliyor
yüzünü görmeliyim kapıyı kapa
aah nefesler sıkıştıkça hayatın faturası büyüyor
mesai bitmeyecek kapıyı kapa
5.0
100% (26)