şiirde expectation(umut) kavramından yola çıktığımızda şairin yalnızlığa dost gözüyle bakıp,ondan bunun karşılığını beklediğini görüyoruz.fakat yalnızlık ne denli yaklaşır,bunu şairin diğer şiirlerinde görebiliriz ancak.şiirin konuşmacısı,şairin kendisi olduğundan dolayı,bu konuda ayrı bir yorum yapamayız.şiirde setting(zaman ve mekan) kavramını ele aldığımızda,zamanı şairin ilk dizesinde yani düşlerinde gezdiği zamanı buluyoruz;mekanı da son kıtanın üçüncü dizesi olan "gözden uzak bir yaşamak var mutlaka" dizesinden çıkartıyoruz ancak tabiiki şairin henüz orada bulunmadığını söylemek lazım.
şiirin ilk dizesi dikkat ederseniz "seni" diye başlıyor.burada şair kendisini ön plana çıkarmadığından dolayı,şiirde ilk bakışta mütevazı bir hava yakalıyoruz.ancak şiirin son kıtası, "siz" kelimesi ile başlayarak,şair bir yargının temellerini atıyor.bunu da kendisinin belli başlı tecrübelere sahip olduğuna,şairin hayat konusunda bir ideoloji ya da güçlü bir hayat felsefesine sahip olduğuna bağlayabiliriz.ayrıca şiirin son kıtasında,şair "gözden uzak bir yaşamak var mutlaka
dile kolay kuru kalabalığınıza inat" dizeleriyle ayrılıkçı bir bağlantı kuruyor.
son olarak şiirin üçüncü dizesinde şairin sadık bir yolda ilerlediğini görüyoruz.bu katının ilk dizesine dikkat ederseniz,bunu açıkça görebilirsiniz.kendisine teşekkür ediyor,bu şiiri bizlerle payaştığı için kendisinden minnet duyuyoruz.tebrikler hocam.

Yalnızlık her zaman güzel değildir, boş zamanlarda ya da zaman aralarında yalnızlık güzel..

tebrikler, selâmlar..