32
Yorum
28
Beğeni
0,0
Puan
3279
Okunma


mutedil bir akşamüstü
İstanbul’du gözlerim... aralandı
pencereden bakan kızlarla
figansız şarkılar yükseliyordu evlerden
üstelik sözlenmiş gibiydi yaz…
işte o vakit
çıktı geldi Metin!
oturdu masada karşıma
ağladık önce
sonra mı…
sonra sövdük gidenlere
asılı kaldı bakışlarımız
sustuk şehrin sessizliğine…
gizemliydi sokaklar
bir ağız dolusu kelimelerle yol aldık
ellerimiz birbirine değdi önce
usul usul hıçkırarak kimseler görmedi
ben ağladım!
saklı saklı şiirler yazdık birbirimizden habersiz
temmuzdu diye başladı
gerisi malum…
mektuplarına sığınmış aynalar karşısında
kâh ağlarken, kâh gülerken
yaralı kırlangıçlar gibi
“özletiyor seni bu yağmurlar” diye diye
bin defa ölen bir kadın!
arkasına dönüp, hızlı adımlarla ilerleyen
tadına doyamadığı o sokak arası şiirlere
baygın bakan pencere önü sardunyalardan
hiç özür dilemeden
çekip giden bir adam!
kurgusu buydu şiirlerimizin
temmuzdu
kimseler yoktu
ve sevgilim az önce çıkıp gittin!
henüz vakti değil
dönmelisin…
banukalyoncu
fotoğraf: Bade Kalyoncu