24
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
4356
Okunma

üşüyorum…
penceresini açsam ömrümün gün doğacak içime
güneşten de korkuyorum
ateşi cehennem bildiğimden beri
ne zaman kendimi yaksam, cennetini anlıyorum insanın
cehennemlik bir üzüm oluyorum kevserin kıyısında
ve cebimde dünyadan getirdiğim renkleri saklıyorum
adımlarım düşüyor mezarımın peşi sıra
yürüdükçe yol bitiyor, durdukça yol büyüyor
sonbaharı özlüyorum adenin yeşilinde
hiçbir cennet ve cehennem bizim dünyamıza benzemiyor baba
yazdığım birkaç şiire dönüyorum yüzümü
satır satır sökülüyorum yaşamdan ölüme
sevdiğim kapıların ardını göremedim hiç
yaşamadığım bir cümlenin noktasını bıraktım hepsinin eşiğine
ey gök! yeryüzünde durduğu gibi durmuyor dünya
iki sarmaşık değildik oysa biz, iki de değildik
parçalarını toplamakla geçen bir dünyanın ayrılıklarını yaşıyorum cennet ve cehennem
ne zaman karışsam rüzgara, denize, yalnızlığımı unutuyorum kalabalığın ortasında
saçını çekiyorum kaderin, güldürüyorum kendimi ağlatarak
körebe oynuyorum hayatın gözlerini kapayıp
insanları seviyorum
insanlığımı sevmiyorum
insanları seviyorum, insanlaşıyorum…
deli diyorlar baba
baba…
sabahı topladım geceden, üç beş yıldızımı satıp
ninni oldu genç yaşım şu ihtiyar yanım uyusun diye
yarın olsun istedim, dünün hatrına
üşüyorum…
penceresini kapatsam ömrümün gece düşecek içime
karanlıktan da korkuyorum, siyahı ölüm bildiğimden beri
ne zaman sığınsam, bir fırtına yanaşıyor limana
anlayacağın,
fırat’ı sevdim diye sıratı geçemedim baba
ferhad gülsün
5.0
97% (37)
4.0
3% (1)