12
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
2537
Okunma

Yeri yurdu belirsiz bir yüreğim var sorma
Kapısını dışardan kapattı kara sevda
Yapma dedim ey hasret gel sen gönlümü yorma
Yıkılır mı toprağa bir çınar gibi gövde
Müşrifi harap olmuş ağlarken anılarım
Mürekkebi kurumuş üzgündü sanılarım
Mürivvetini görsem gönlümün bari bir kez
Ondan sonra mektepli olsun tüm gündüzlerim
Sabi sübyan yüreğim aşktan alırken ikaz
Şimdi bayıra döndü o yemyeşil düzlerim
Topuğuna basarken ruhumun artık gece
Sessiz bir film çevirdi kalbimde nankör ece
Keşke soğuk yüzünü görmeseydim hasretin
Keşke pestenkerani duygular deyip geçsem
Miadını doldurup kara yüzlü nefretin
Keşke karşısında ben bir kadeh şarap içsem
O sırat köprüsünden geçerken sevaplarım
Falakaya çekilir tüm müzmin cevaplarım
Selam ve sabahını keserken güneş benden
Sebil edip dağıttım gözümdeki yaşları
Rahatını bozmadan vakit vururken senden
Döktüm eteğimdeki kirli olan taşları
Yükünü yücelere yığarken hûma kuşu
Siyahlara bürünsün aşkın sağolsun başı
ASİYE ALEV AKBOĞA