18
Yorum
3
Beğeni
0,0
Puan
2232
Okunma
"sabahın bir sahibi var
sorarlar bir gün sorarlar"
Ruhi Su
sessizliğiyle, bunca kirlenebilir miydi beyaz?
önüne geçen herkesi ezip geçen
bu gökyüzü çığı, nasıl düştü birden?
çatırdayan korumalı duvarlar
dört duvar arası büyütülen acılar/la
şimdi /kan kırmızı kanıyor eller/imiz
içimizde yanan harlı dağ ateşlerinden
karanlığa düşen düşler
açılmayan sisli görüş
dilden dökülemeyen nötr sesler
kuşların, yok olan kanat çırpışı
zaman, uçsuz bucaksız gece yalnızlığı
boğucu soluğuyla
sanki kapıda ölümün sesi...
/ama korkma, o içeri adım attığında
sen olmayacaksın nasılsa/
hem, bilir misin?
uyumak, en iyi ilaçtır unutmak için
yeter ki ölüme yatma!
bazen
kirlenen içler de yıkanır sokaklar gibi
ve sonra güneş açar yağmur arkası
bilmez misin ?
sis dağılır, ortaya çıkar deniz feneri
hızlanır, ayakları aheste gemi
umuda t a ş kesmesin gözlerin yeter ki
/demirler soğuktur ateşsiz
değmesin taş demirler kalbine/
isyan çığlıklarını susturmaya çabala
bir ustura çiziği, susturmasın kalbini ki
duysun kulağı, hain kahkahaları
susma / asla susma
/ilerle, göreceksin aydınlıktır ilkbahar
yolun törpüsüne, boyun eğmeyen ayaklar, yol alır unutma/
ağaçların sonbahar uykusunu düşün
sarı yapraklarınla vedalaşırken
bilirler onlar /sabırla beklemek gerekir
bu uyku geçicidir
bahar gelir yeniden yeşillenmek için
leylak kokularınla uyanır “demirbaş” toprak
sular menevişlenir gökkuşağı rengine
seranata çağırır, göz kırpar gül bülbüle
salkım saçak döker saçlarını üzerine mavi akşamlar
susar dalga sesleri, susar deniz
yanar ışığı yeniden
dinlenir koynunda mehtap
"zaman tekerrürden ibârettir"
azalmak kolay, çoğalmak hep zordur unutma!...
Hâdiye Kaptan
c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir