0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1287
Okunma

Yıldızlar sana çıkacak yolu gökkuşağı olup çizerse,
Ayın şavkı geceye gündüz olup düşerse,
Yokluğun ıstırap olmuş gök kubbeyi bin parçaya biçerse
Kırlardaki gelincikler, sana doğru boynunu bükerse,
Giderim bende bu şehirden, işte o akşam,
Gökyüzünde kayan yıldızlara bakarak,
Hasret gömleğini yüreğimden yırtıp atarak,
Potinleri kaldırımın birine bırakarak,
Yalınayak patikalardan güneşe doğru koşarak,
Giderim bende bu şehirden, işte o akşam.
Evin önündeki gülleri son defa koklayarak
Kırlardan kır çiçeklerini toplayarak,
Tüm bahçelerdeki karanfilleri yolarak,
Hepsini kokuşmuş bu şehrin üzerine atarak,
Giderim bende bu şehirden, işte o akşam.
Sabah güneşine gölgen serap olurda düşerse,
Yüreğimdeki sen beni bırakırda giderse,
Rüzgârlar hasret olmuş dört bir yandan eserse,
Gökler ağlarda yıldırımlar yüreğime düşerse,
Giderim bende bu şehirden, işte o akşam
Yağmurlar sen olmuş gözlerime yağıyorsa,
Rüzgâr hasretinle yüreğimi kavuruyorsa.
Vurduğun kelepçe an olmuş canımı yakıyorsa,
Adını andığımda yüreğim hala kanıyorsa
Giderim bende bu şehirden işte o akşam.
Esaretinden müebbet yedim hükmü sürüyorsa,
Yokluğun kanser olmuş gün be gün öldürüyorsa
Kalemin mürekkebi tükendi seni yazmıyorsa,
Giderim bende bu şehirden işte o akşam.
Orhan YILMAZ