şişelere doldurup geceyi yıldız emzirdim sebebiyim yalpalayan gölgelerin şehveti göğüslerimden sağan gözleri afrikadan aç adamın orospusuyum sözleri günahtan ağır şair iniltisinde lâl çekiyorsanız küfürlerime canınız cehenneme kaç el değmemiş dul geçer bacaklarımdan boğaz dolusu boşalmışlığıma piç doğumlarıma karışır martı bağrışları bakarsınız yalnızca boynuma soluğunu bırakanlar ayıplarınızı ayıpladıkça örtüp pervazlarımı çıkarırsınız istanbulum bereket adam değilim yoksa çivilerdim geçmişime sövdüğünüz dilinizi
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ATATÜRK'ÜN ÇOCUKLARA HEDİYE ETTİĞİ: 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK VE ÇOCUK BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN... NİCE BAYRAMLARA... .............................................. Saygı ve selamlar..
Dost şairim. Çok çok etkili, teşbihler, mecazlar, vurgular, küfürler hepsi yerli yerinde. Finalde İstanbulum... diyerek güzellikleriyle beraber, İstanbul'un gerçek büyüklüğünü sadece ismiyle vurgulamışsınız. Muhteşem bir finalle noktalamışsınız. Serbestin en güzelerinden biriydi şiiriniz. Fikrimce kurdela almalıydı bu şiir. Kutuyorum.
şişelere doldurup geceyi yıldız emzirdim sebebiyim yalpalayan gölgelerin şehveti göğüslerimden sağan gözleri afrikadan aç adamın orospusuyum sözleri günahtan ağır şair iniltisinde lâl çekiyorsanız küfürlerime canınız cehenneme kaç el değmemiş dul geçer bacaklarımdan boğaz dolusu boşalmışlığıma piç doğumlarıma karışır martı bağrışları bakarsınız yalnızca boynuma soluğunu bırakanlar ayıplarınızı ayıpladıkça örtüp pervazlarımı çıkarırsınız istanbulum bereket adam değilim yoksa çivilerdim geçmişime sövdüğünüz dilinizi --------------- Geceleri yıldızların parıltısını şişelere yansıtırken Şehveti o güzel göğüslerde hisseden yüreğe Afrikada aç adamın oruspusu değil,ancak sultanı olunur Orda şehvetten ziyade açlık var,mide ağrısı var Lal çekilmez küfürlerine,anlıyorum neden söylediğini Ne yapalım dünyanın düzeni bozuk işte O dul bacaklarına değen kirli eller ise, Acımasız ve insanlıktan uzak olanlardandır Aslında o dul bacakların temiz ve lekesizdir Vallahı,çok yerinde kullandınız o dili Utanan utansın utandıkları yaptıklarından…
Arzu hanım,aslında sayfama beni yetersiz gördüğünüz için bu yorumu yazdım,cahiliğim bilgizliğimdendir.
Sevgim sevgin olsun can dostum,sevgi ve saygılarımla...
Sayın dost46 estağfurullah o da nerden çıktı ? ne demek ? "Arzu hanım,aslında sayfama beni yetersiz gördüğünüz için bu yorumu yazdım,cahiliğim bilgizliğimdendir. "
burada hepimiz şiirin cahiliyiz... bilgisizliğimizi kabul edip birlikte öğrenmenin derdindeyim.
Sayın dost46 estağfurullah o da nerden çıktı ? ne demek ? "Arzu hanım,aslında sayfama beni yetersiz gördüğünüz için bu yorumu yazdım,cahiliğim bilgizliğimdendir. "
burada hepimiz şiirin cahiliyiz... bilgisizliğimizi kabul edip birlikte öğrenmenin derdindeyim.
şişelere doldurup geceyi yıldız emzirdim sebebiyim yalpalayan gölgelerin şehveti göğüslerimden sağan gözleri afrikadan aç adamın orospusuyum sözleri günahtan ağır şair iniltisinde lâl çekiyorsanız küfürlerime canınız cehenneme kaç el değmemiş dul geçer bacaklarımdan boğaz dolusu boşalmışlığıma piç doğumlarıma karışır martı bağrışları bakarsınız yalnızca boynuma soluğunu bırakanlar ayıplarınızı ayıpladıkça örtüp pervazlarımı çıkarırsınız istanbulum bereket adam değilim yoksa çivilerdim geçmişime sövdüğünüz dilinizi
vay beeee, bir solukta okudum..! süpersiniz ya, günün şiiri olabilirdi bence..!
Söz konusu maksat bir olmakla beraber farklı anlatmanın etkileri değişik olur; çünkü cümle kuruluşları, kelime seçimleri, vurgulamalar birbirinin aynısı değildir.
Şiirin korkmadan çekinmeden dik duruşunuzla anlatmanız size özgü ve takdir edilecek bir duygu. Aslında ne şehirlerin ne memleketlerin farkı var birnbirlerinden azınlık sesi çıkacak bir gün elbet
şişelere doldurup geceyi yıldız emzirdim sebebiyim yalpalayan gölgelerin şehveti göğüslerimden sağan gözleri afrikadan aç adamın orospusuyum sözleri günahtan ağır şair iniltisinde lâl çekiyorsanız küfürlerime canınız cehenneme kaç el değmemiş dul geçer bacaklarımdan boğaz dolusu boşalmışlığıma piç doğumlarıma karışır martı bağrışları bakarsınız yalnızca boynuma soluğunu bırakanlar ayıplarınızı ayıpladıkça örtüp pervazlarımı çıkarırsınız istanbulum bereket adam değilim yoksa çivilerdim geçmişime sövdüğünüz dilinizi
medeni bir cesaretle yazılan isyan yerini bulmuştur inşallah dost harika şiirinii kutlar sevgiler sunarım...
şişelere doldurup geceyi yıldız emzirdim sebebiyim yalpalayan gölgelerin şehveti göğüslerimden sağan gözleri afrikadan aç adamın orospusuyum sözleri günahtan ağır şair iniltisinde lâl çekiyorsanız küfürlerime canınız cehenneme kaç el değmemiş dul geçer bacaklarımdan boğaz dolusu boşalmışlığıma piç doğumlarıma karışır martı bağrışları bakarsınız yalnızca boynuma soluğunu bırakanlar ayıplarınızı ayıpladıkça örtüp pervazlarımı çıkarırsınız istanbulum bereket adam değilim yoksa çivilerdim geçmişime sövdüğünüz dilinizi
--------------------- Sevgili şairem çokağır bir şiir,inan böyle bir şiiri ve o düşünceden yazanların sayısı oldukça yok gibidir.Ahmet Arif,Nazım Hikmet,Ruhı Su,Can Yücel'... şiirlerini anımsattın... Sevgim sevgin olsun can dostum,sevgi ve saygılarımla...
Zindan iki hece, Mehmed'im lâfta! Baba katiliyle baban bir safta! Bir de, geri adam, boynunda yafta... Halimi düşünüp yanma Mehmed'im! Kavuşmak mı? .. Belki... Daha ölmedim!
Avlu... Bir uzun yol... Tuğla döşeli, Kırmızı tuğlalar altı köşeli. Bu yol da tutuktur hapse düşeli... Git ve gel... Yüz adım... Bin yıllık konak.
Ne ayak dayanır buna, ne tırnak! Bir âlem ki, gökler boru içinde! Akıl, olmazların zoru içinde. Üstüste sorular soru içinde: Düşün mü, konuş mu, sus mu, unut mu? Buradan insan mı çıkar, tabut mu?
Bir idamlık Ali vardı, asıldı; Kaydını düştüler, mühür basıldı. Geçti gitti, birkaç günlük fasıldı. Ondan kalan, boynu bükük ve sefil; Bahçeye diktiği üç beş karanfil...
Müdür bey dert dinler, bugün 'maruzât'! Çatık kaş.. Hükûmet dedikleri zat... Beni Allah tutmuş, kim eder azat? Anlamaz; yazısız, pulsuz, dilekçem... Anlamaz; ruhuma geçti bilekçem!
Saat beş dedi mi, bir yırtıcı zil; Sayım var, maltada hizaya dizil! Tek yekûn içinde yazıl ve çizil! İnsanlar zindanda birer kemmiyet; Urbalarla kemik, mintanlarla et.
Somurtuş ki bıçak, nâra ki tokat; Zift dolu gözlerde karanlık kat kat... Yalnız seccâdemin yününde şefkat; Beni kimsecikler okşamaz mâdem; Öp beni alnımdan, sen öp seccâdem!
Çaycı, getir, ilâç kokulu çaydan! Dakika düşelim, senelik paydan! Zindanda dakika farksızdır aydan. Karıştır çayını zaman erisin; Köpük köpük, duman duman erisin!
Peykeler, duvara mıhlı peykeler; Duvarda, başlardan, yağlı lekeler, Gömülmüş duvara, baş baş gölgeler... Duvar, katil duvar, yolumu biçtin! Kanla dolu sünger... Beynimi içtin!
Sükût... Kıvrım kıvrım uzaklık uzar; Tek nokta seçemez dünyadan nazar. Yerinde mi acep, ölü ve mezar? Yeryüzü boşaldı, habersiz miyiz? Güneşe göç var da, kalan biz miyiz?
Ses demir, su demir ve ekmek demir... İstersen demirde muhali kemir, Ne gelir ki elden, kader bu, emir... Garip pencerecik, küçük, daracık; Dünyaya kapalı, Allaha açık.
Dua, dua, eller karıncalanmış; Yıldızlar avuçta, gök parçalanmış. Gözyaşı bir tarla, hep yoncalanmış... Bir soluk, bir tütsü, bir uçan buğu; İplik ki, incecik, örer boşluğu.
Ana rahmi zâhir, şu bizim koğuş; Karanlığında nur, yeniden doğuş... Sesler duymaktayım: Davran ve boğuş! Sen bir devsin, yükü ağırdır devin! Kalk ayağa, dimdik doğrul ve sevin!
Mehmed'im, sevinin, başlar yüksekte! Ölsek de sevinin, eve dönsek de! Sanma bu tekerlek kalır tümsekte! Yarın, elbet bizim, elbet bizimdir! Gün doğmuş, gün batmış, ebed bizimdir!
hakilisiniz bu siir gercekten ovguyu hak ediyo bence..ama goz gore gore de siiri allayip pullamak sanki onun gorkemine zarar veriyo bence..biraktigi etkiyi bence en kisa sekilde ifade edebilmek daha yerinde olur kanisindayim..cunku sevdiginize sarilmak ona defalarca kere onu ne cok sevdiginizi soylemekten iyidir
hakilisiniz bu siir gercekten ovguyu hak ediyo bence..ama goz gore gore de siiri allayip pullamak sanki onun gorkemine zarar veriyo bence..biraktigi etkiyi bence en kisa sekilde ifade edebilmek daha yerinde olur kanisindayim..cunku sevdiginize sarilmak ona defalarca kere onu ne cok sevdiginizi soylemekten iyidir
Bir bayan çığlığının bu kadar yüksek tondan çıkmasına alışkın olmayan toplumda, yazıya dökülmüş sözcükler bir büyük cesaret örneği aynı zamanda. Bu bir onur meselesi insanlık adına, yoksa hâyasızların sesi mazlumları bastırıyor. Olması gereken de bu... Kutluyorum şiirinizi. Saygıyla.
bastan sona harika siir. sadece görsellik acisindan bazi nisralardan sonra satir arasi olsamiydi acaba dedirti fakat bu düsünce kesinlikle icerigin önüne gecmiyor. cok begendim. siiri ve sairi kutlarim!
Çok güzel bir çalışma. Yalnız bu şiirinizi tekrar gözden geçirmenizi tavseiye ederim daha güzel olabilir... Bunları öylesine demiyorum inanıyorum. Bu kelimelerin ölümsüzlüğü için birkez daha gözden geçirin. tebrikler...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.