3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1106
Okunma

Avuçlarından koptu yıldızların eli, ay’ın
Bir mevsime aşina sarı sıcak gelincikler
Asude kahpe terk edilişler
İçi boş sevgi dolu yüreklerin
Kınına zehir bulaşmış kan çanağı gözlerin
Her sabah camıma konan güvencinler yoksul artık
Saksımda unutuldu krizantemlerim
Solgun günlerin yüzü
Beti benzi kaçtı firakın
Usumda suskun gidişin
İşgüzar yüreğin gidiş biletin miydi?
Odalar boş
Beynimin içinde tinerci bir çocuk
Çektikçe içine acılarımı sağalıyorum
Daralıyor nefesim
Bırakınca dağılıyorum
Koşuyor ardım sıra hüzün senfonisi
Kara gelinlikte telli duvaklı
Nikotin kokulu ellerimde yazılmaya hasret şiirler
Dilimde dolaşan hep adın
Susmak çaresizliğin çaresi
Beni yerden yere çalan kadın
Bir dilim ekmek yok
Sen yoksun
Kokun yok
Boynumdan sehpaya asan ibrişim
Birazdan terk eder gider
Adın yok
İz yok
İspat yok
Parmak izlerini de silip gözbebeklerimden
Ateş verip içimdeki tinerci çocuğa
Sağalan acılarıma kor düşürüyorsun
/Madem yüreğim sana en uzak diyar
Şimdi oturup çocuklar gibi ağlamak neye yarar? /
01.02.2009 –Ağrı 04:00