2
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
931
Okunma
Yıldız çiçeği, sabır otu
Giydirmişler yaldızlı bir ruhu üstüme
Zamanın bu önceden ayarlanmış vuruşu
Dar, çok dar geniş görünen bu vadi bi aldatmaca
Unutturmak için gittiğin yolu
Civan perçemi, gün kurusu
Hamur küntlerinde parmak izi kalan Anadolu
Çocukça bir şey bekler hala bizi
Söğütlerin gölgesinde unuttuğumuz
Alacanım, günlük otum,
dut ağaçlarının topraktaki tablosu
Gözümün önünde hala bakışın
Büyümek bırakmıyor yakamı
Kimse kimsenin yarasına iyi gelmiyor
Aşkını himayende tut
Bu saatten sonra istediğini hatırla, istediğini unut
Anne bana bir resim yap
Mavi giysin tüm çocuklar
Geçmişin toprağı bol olsun, ölmesin şakayıklar…
Çünkü içim göçebe yurt
Geçilmiş ırmakları içtim, içilmiş ırmakları geçtim
Masalsızım, bir yanımda ay uyur
Çözüyorum gizil suskumu, işte soluksuzum
İşte korkusuz !
ölü kediler bulamaz ki yolu
Açıyorum kitli barınağımı bir sana şehr-i Istanbul
Kim çaldıysa gençliğini senden, git aşkından vur.
5.0
100% (2)