6
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1413
Okunma

sorun şu ki; ben masallara inanıyordum, sense inanmıyordun...
- ’say ki bir rüzgardın, e-s/z-ip geçtin masalımdan’ -
MASAL; -Var-mış! Var-mış! Var-mış! Yok-muş!-
varken birden yok olan bir aşkın masalı bu
belki de hiç yaşanmamış bir masal(dı) yok(tu)!
iz’ler geçiyor gözümden
kayıp ülkeden gelen aç çocuğun iştahı
çikolatadan yapma bir aşk, hemen eriyen
başka masala ibret konusu hain kurtlar
kendi masalına koşan kız ve benzeri saçmalıklar
kim inanır ki masallara? ben inanırım!
zarif bir çalım atsam hayata da kaybolsam o ormanda
ağaçlar beni basmaz mı gövdesindeki yosunlara?
onların da canı yanar mı birileri derisini yüzerken?
ağaçlar da mutlu olur mu kuşlar şarkı söylerken?
bak istersen şöyle yapalım
herkes kendi masalını uydursun kendine
ben zaten ’düş-ün/me-den’ hayal kuranlardanım
mutlu sona ulaşmaz benim kahramanlarım masallarda
sen bir masal sayıkla beni de aldır kurgucu düş gerçeğine
istersen mutlu bir yalan uydur ben de rol yapayım tüm sahteliğimle
yaklaş hadi gözlerime dünya gözüyle son bir kez
nasılsa her masal gibi bu da unutulup sona erecek!
alacaklar bizi sahnesine ve dalga geçecekler okuyup okuyup gülerken
ben unuturum hep, en masum yanım budur tutunduğum, boşversene!
senin ’giz’ diye tutturduğun türküde ben hiç yoktum
sen şarkını söylerken ben güneşle pazarlığa tutuşan bir buluttum
yağmur oldum büyüttüğümüz o masalda
tutuşturduğun hikayemizi kurtarmak için yağdım durdum...
fulya/mart2011
5.0
100% (10)