Berivan
Ey Kadın!
Uzan ateşin dillleri üzerine
Pembelerine susuzluğun dikenleri damlasın
Gece saatleri vurur, tüyler tülbendlere dokunur
Issız bir sonsuzluğun soluk soluğundasın

Berivan
Ey Kadın!
Ateşin dillerinde yumuşak ve korkunç gücünle dayan
Buzulların ağzında yanan doğumu kan bir kaynak
Bakamam gözlerine
Durma, durma kendi tarihini anlat
Soğurmuş taşlar da Mervaniler’i oku
Oğullarını çoğalt

Berivan
Ey Kadın!
Kara şark güllerinin şehri nicedir
yaprakları ağır ağır ağlayan

Berivan
Ey kadın!
Bastırılan herşey hayatın süt çocuğu gibidir
De ki, dili koparılmış çocuklar şehri ancak sessizliği üretir
Kendi yapraklarını kana bulayan
Bu çocuklar bu çocuklar bu çocuklar
Ne zaman!

Ey kadın; özverisinde bir telaş saklı
Ey kadın; Sen gözyaşında sürüklenirken
Tarihin kendisini gizleyen karanlığı
O bunaltı çığlıkları eşliğinde öp
Öp ve doğur zürriyetin yürüsün
Eğit ve büyüt ki:
Hezimetin toprağında tomurcuk açsın
Ey kadın; masmavi güzelliğinde gözlerinin
Yeni dünya düzenine:
Kadınlar sözüm size.

(Kiralık güzelliğin etten şehirlerine karşı sevginin yeniden yeniden bölünmesine derin iç-fenerlerin eşyaya gömülmesine karşı direnin ve birleşin)
______________________________________________________________________
Bütün kadınların bu günü ve her günü kutlu olsun.


_______________________________________________________

çığlığımı güne taşıyan seçkiye ve yorumları ile değer katan bütün dostlarıma teşekkür ediyorum.

Saygılar.