6
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1125
Okunma
bu şehir bir güzel ki sorma.
Durmuş bir yolun başında mehmet
Bavulu dizlerinin dibinde
İstikametini bilmiyor bakınıyor şaşkınca
Kesişmelerle dolu caddeye
Daha yolun başındasın
Var git köyüne
Yalan dolan dolmasın
Aslan gibi yüreğine
Nereden bileceksin
Her gece ağlayacaksın
Sende çok geçmeden
Bu kentte kaybolacaksın
Burası İstanbul
Kaynamalı kazanın
Yoksa tıkanır kalır
Aş girmeyen gursağın
Bakınca görecek imreneceksin
Köyünde yavuklunu özleyeceksin
Bir kereden bir şey olmaz diyecek
Sende harama uçkur çözeceksin
Burası İstanbul bitmez eğlencesi
Beyoğlunda geceler gündüzündür aksi
Bekleşirler kapıda atmaca gibi
Bir kaz gelse ne hoş olur yahnisi
Ne ayazı biter ne karakışı
Ne baharı biter nede yazı
Dört mevsim kuyruklarda hastası
İnsanı deli eder hastahane kapısı
Yıllarını harcarsın kısacası bu kentte
Heba olur gider seninde hayatın
Uzamış sakalın çıplak ayakla sahilde
Yaş akmaz gözünden dolaşırsın ne çare
Çokları öldü gitti sahipsiz
Mezarları bulunmaz İstanbulda
Çok analar ağladı
Tütmez bacası ocağında
Bu sözlerime kırılma sakın
Boynuna ilmiği atma boşyere
Çok çabuk dön sırtını var git yoluna
Dönme sakın dönemeci
Yok olursun bir hiç uğruna
5.0
100% (3)