Bikr bakışınla süzdün beni ey can!
Bir ümitsizlik belki
Laf ile sözü birbirine bağlayamamışken
Beyanı dile getirme
Bir devlet,bir sermeşk..
Bir can
Bin cân
Kavuşan heyecan
Gelen ölüm serinliği
Yıkılmayan sıratın belkemiğinde
Sonsuzluk eşiği
Yırtılmayan kanat
Kazanılmayan hüzün
Terk edilen paslı maceralar
El verilmeyen nefs endazeli gölgeler
Hep bu silsilede yer almalı
Silsen de tükenmemeli
Tükenmemeli silinmeyecek hayat yağmurları

Bikr bakışınla süzdün beni ey can!
Bana bir kitap uzattın
Görülmez bir el
Açılıp kapanan kulacımda
Bir kalem hediye
Yudumlamadığım bir belva sıcaklığında
Bihemta yakarışın,
Battal silüetlere şifa bakışın
Umman bir dalga
Bulut bir katre
Dallar birer yaprak
Cümle oldular kapında
Tokmağına el sürmüşken
Sürme çektim vicdanıma
Biteviye nabzımda bir tomurcuk
Dimağımda ütüsünü kaybetmeyen nefte
Sitayiş bayrakları gürül gürül
Dalgalanmada rüzgâr eşliğinde
Bana eşlik etmişken
İkircik muslukta kir akmaz
Stepler yeşerdi zamane zulmette
Kara bulutlar mehter deminde
İçimdeki yağmurlar buna bir redif..

Bikr bakışınla süzdün beni ey can!
Barikat kalmadı yolumda
Sana ilerlerken
Kalmadı güneş sıcaklığına erken
Seher tellerinde kafes yırtıyorum
Dert panayırında bir tellal iken
Bir yudum su
Bir avuç dua
Yanlarına uzanıyorum elbiselere dokunmadan
Altın tenler zemin bekler
Zemin hazırlamalı
Bu bakışlar hatırına
Bu yakarışlar hatırına
Dilbeste olduğum hatırana..


Bikr bakışınla süzdün beni ey can!
Susuz çöller çöl bekler oldu
Adımlar değer kazanmışken sözlerde
Külçe külçe koşuyorlar çöl için
Mecnun olmak çöle aşk ile olur
Gözyaşı bakiyesi olamaz çilenin
Yollar yolunu bekler
Siftahı açılmış kaldırımlarda
Şaki kalkanı giymeden..

Gürsel ÇOPUR