Farzedelim ki
Öğle tatilinde gelip seni yemeğe çıkarmışım.
Kordon İnciraltı Karşıyaka nereye istersen
Oturmuşuz karşılıklı bir masaya
Sen tabağındaki yemeğe
Bense gözlerine dalmışım.
Eşsiz gülümsemenle yüzüme bakıp
Hadi sen de yesene diyorsun da
Vaktim değerli tek bir saniyeni bile kaçıramam
Umurumda mı ki aç kalmışım.
Sonra Kemeraltı’na gidip odun ateşinde pişen
Bol köpüklü Türk kahvesi içiyoruz.
Kahvelerimiz bitince yalvar yakar sana fal baktırıyorum
İnandığımdan filan değil ağzından laf almaya çalışıyorum.
İşyerine bırakırken seni
Akşam kaçta gelip alayım diye soruyorum
Şaşkın şaşkın gözlerimin içine bakıp
Akşam çıkamam hem bu kadar sık görüşmeyelim diyorsun
Peki sen bilirsin deyip seni uğurluyorum.
Çaktırmıyorum ama tavrın canımı çok yakıyor
Hızlı hızlı çıkıyorsun ya çalıştığın binanın merdivenlerinden
Her adımda topukların kalbime saplanıyor.
Akşama kadar içim içimi yiyor
Hop oturup hop kalkıyorum.
Arasam mı aramasam mı
Arasam mı aramasam mı derken
Hava kararırken birden telefonum çalıyor
Sen arıyorsun
Merhaba bile demeden teklifin hala geçerli mi diye soruyorsun
Yarın sabah da kahvaltıya gelirsen geçerli diyorum
Delisin sen ya diyip kahkahayla gülüyor
Tamam işten çıkmak üzereyim gel beni al diyorsun.
Güzel bir akşam yemeği ertesi gün kahvaltı öğle yemeği
Kahveydi faldı iskelede midye sahilde çaydı derken
Galiba ben sana sırılsıklam aşık oluyorum
Ne dersin
Farzedelim mi?