Büyüdüğümüzü hiç, görmezler ki bebeğim
Kesilmedi sanıyor, annem hâlen göbeğim

Bûse:
-Çocukları büyüten, oyun ve oyuncaklar
Ana ve babayı da, biz küçücük çocuklar

-Bizimle öğrenirler, sabrı ve merhâmeti
-Hayata karşı aczi ve her mukâvemeti

Soner:
-Bize salak ve aptal, derler düşse bir bardak
Arkasından da bazen, küfür dolu bir dayak

-Bir bardak alsam titrer, ellerim zıngır zıngır
Düşüp kırılsa elden, bağırır bangır bangır

Bûse:
-Amca! biliyor musun, camlar kırılır sesten?
Çocuk kalbi dağılır, kalbe vuran makesten

-Her azar ve bağırma, atılan ses bombası
Babam bana bağırır, düşünce el lambası

Soner:
-,Çoban da olamazsın’ derdi babam bana hep
Ağzında çıkan sözler: Öküz, salak ve merkep

-İlk defa bir dolmuşa, bindim İstanbul’da
,,Beyfendi bakar mısın?’’ diyordu biri yolda

-İnanamadım buna, biliyor musun Bûse?
Bu hitabı duyunca, dünya oldu menkûse

Özgüvenim artmıştı ve oldum bir beyfendi
Güzel bir kelam kesti, ruhumdaki kemendi

Soner Çağatay / 1 Ocak 2011/ Wuppertal / Almanya
Kelimeler:
Makes: Yankı
Menkûse: Ters dönmek