………………………………………………………………………………………
Murabbaa : Gönül kadehinden, aşk şarabını

Gönül kadehinden, aşk şarabını
Sık sık içmeyen âşık değildir.
Burak’ın aşkıyla varlık perdesini
Sık sık geçmeyen, âşık değildir.

Baş ve canı terk edip canan yoluna,
Konup can bülbülü, irfan gölüne,
Mutluluğun sırrı ile birlik iline
Sık sık uçmayan âşık değildir.

Gönül kitabını aşk ile okuyup,
Görülen dünya hesabını unutup,
Cemal-i Bari’den, bereket örtüsünü
Sık sık açmayan âşık değildir.

Gece gündüz feryat edip sızlayan
Gönülden kaldırıp sabrı ve kararı
Elinden aldırıp bütün varını
Sık sık saçmayan âşık dağîlidir.

Bu yolda sağ mıdır, yoksa hasta mıdır?
Alan veren bu mu, yoksa başkası mıdır?
Hak ile Gaybi bir mi, yoksa ayrı mıdır?
Sık sık bunu seçmeyen, âşık değildir.
………………………..
Gaybi Sunullah
……………………..
SUNULLAH GAYBİ
(1615-1663)
Şâir. Kütahya’da doğdu. Şeyh Ahmed Efendİ’nın oğludur, babasından İslâm ilimleri ve tasavvuf dersi aldı. Sunullah Gaybi, İstanbul’a gelip Aksaray’da Oğlanlar Şeyhi İbrahim Efendi’ye bağlandi. 1655′te şeyhi ölünce Kütahya’ya döndü. Burada bir zavi ye yaparak halka nasihatler verdi. Kütahya’da öldü.Divanı hariakadır.98 ile 125.nci sahifeler arasındaki 27 sayfalık bölümde Arapça her harf için kaleme aldığı bölümler ayrı bir güzelliktedir.
Kafiyet-ül-Ayn

Kulûb-ı evliyadır bil metali
Me’ârifle hakâyıkdır tavâli

Melâmî tarikatına bağlıdır. Hece ve aruz veznıyle, sâde Türkçe ile tasavvufî şiirler yazmıştır.
Eserleri: 1. Dîvan [Elyazması halindedir. Yeni yazı ile de neşredildi (1963).], 2. Sohbet-nâme, 3. Bîat-nâme [Son iki eser şeyhinin sohbetlerinin yazılması ile meydana gelmiş tir.] 4 Tarîku’l-Hakk fi’t-teveccühi’l-mutlak 5. Ruhu’lhakîka [Son iki eserde tarikat âdabı, tasavvufun özellikleri, tasav¬vufta mestebeler anlatılmıştır.]

)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-47-)(-)(-)(

Gönül testisinden aşk şarabını
İçmeyen bilir mi aşkı,sevdayı
Okumamış ise aşk kitabını
Açmayan bilir mi aşkı,sevdayı

Hiç güzel olur mu aşk cebrisinden
Bazı güzellerin naz,kaprisinden
Sevda deryasına aşk köprüsünden
Geçmeyen bilir mi aşkı,sevdayı

Bir ömür aldanıp kahrın çekip de
Bakışıyla efil efil yakıp da
Huyuna bakmayıp yüzün bakıp da
Seçmeyen ne bilsin aşkı,sevdayı

İyi bilmek gerek yürek yapısın
Almak mümkünmü ki sevda tapusun
Tevazu sevgiyle gönül kapısın
Açmayan ne bilsin aşkı,sevdayı

Sevginin gizemli her hecesinden
Sevda gündüzünden aşk gecesinden
Şu gönül dağının en yücesinden
Uçmayan ne bilsin aşkı,sevdayı

Seven güzel dillendirir aşığı
Aşkını sunduğu bir bal kaşığı
Gülen gözlerinden sevda ışığı
Saçmayan ne bilsin aşkı,sevdayı

Lüzumsuz bıkarsın edadan nazdan
Sevgiden yoksun mesnetsiz sözden
Gururla kibirle bakan kem gözden
Kaçmayan bilir mi aşkı,sevdayı

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz