3
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1100
Okunma
koş rüzgar
bekleyişlere soyunduğunda fırtınaya dayanan ruhum
ağzımda ıslanan iri sözlerimin kalabalığını bitir
kalbimin orta yerinde heyecanlarım heykel gibi dikilirken
öp umudu çalınmış çatlayan tohumlarımı
gece bütün çıplaklığıyla sılamda
terlemiş avuçlarımda
ezber karaları kuruturken güneş
sessizliğime sarıp sarmaladığım arzularım vardı
ve sabaha ağaran dağ özlemlerim
kaderin tortusundan dökülürken yüklü mavilerim
ay’a sevdalanan sayıklamalar olur yaşadıklarım
tenim bir yılanın kıvrımları gibi geçer önünüzden
almazsanız beni hücrelerinizin yoksul alevine
seyrederim eşiğinize oturmuş esmer çocukları
kağıttan oyuncaklar yaparken elleri
kayıklarına yüklerim duygularımı
ve salarım akşamın soluğuna yeşillerimi
sakallarını uzatırken dayanıklı tükenişlerim
her duvar dibinde gördüğüm tiyatrolar biter
rüzgarın keskin nefesinde
ve hep dolanır parmaklarım iz parçalarıma
kapatın perdelerinizi
her yana dağılmış ateşim
ey gölgem
vurulmuş başınla yaslan yokuşlarıma
sonbahar uykularımın dans ettiği çılgınlıktayım
sırtlan hayallerimin yalnızlığını
aklanmayan içimin doruklarını
yoksa düşebilirim düşlerden bir
günaha...
5.0
100% (6)