Okuduğunuz
şiir
6.12.2010 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
GÖZLERİN
Bakış aralığından perdeyi kaldırınca Sıratın köprüsünden geçmek gibi gözlerin Buluttan hüznü çekip bir kadeh doldurunca Firuze rengi meyden içmek gibi gözlerin
Bazen maviyle coşup bazen yeşille susar Fırtına olur birden safran sarısı eser İlahi bir kudretin yarattığı şaheser Yediveren gülünden biçmek gibi gözlerin
Ela bir duygu taşır çay karası deminde İçinde sevda saklı edilen her yeminde Falda fincana düşen kahvenin gizeminde Kapalı tüm yolları açmak gibi gözlerin
Bir anlık temasıyla yıldızları söndüren Dokunduğu her rengin tonlarını döndüren Aşkı şehvetle boğup hüsranları dindiren Güvercin kanadında uçmak gibi gözlerin
En masum anılara tek şehadet ondadır En gerçek sevdalara tek adalet ondadır Kalbin tasdik ettiği her ibadet ondadır Şer odaklı noktadan kaçmak gibi gözlerin
Zeki BEKAR
ŞİİRİMİ GÜNÜN ŞİİRİ SEÇKİSİNE LAYIK GÖREN SEÇKİ KURULUNA SONSUZ TEŞEKKÜR VE SAYGILARIMI SUNARKEN ELEŞTİRİ VE BEĞENİLERİNİ ESİRGEMEYEN TÜM DOSTLARA DA SELAMLARIMI İLETİYORUM.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
En masum anılara tek şehadet ondadır En gerçek sevdalara tek adalet ondadır Kalbin tasdik ettiği her ibadet ondadır Şer odaklı noktadan kaçmak gibi gözlerin FACEBOOKTA OKUDUĞUM BU HARİKA ŞİİRİNİZİN DEĞERİNİ BULMASINA ÇOK SEVİNDİM KUTLARIM USTA KALEMİNİZİ. SELAM VE SEVGİLER
Samsun'un, sazıyla, sözüyle önemli bir zenginliği olan kardeşimi tebrik ediyorum. Akıcı, coşkulu, sürükleyen bir şiir. Türkü tadında. Erzurumlu Emrahı hatırladım. ............... Sevgiler selamlar Teşekkürler bu güzel satırlar için.
Bazen maviyle coşup bazen yeşille susar Fırtına olur birden safran sarısı eser İlahi bir kudretin yarattığı şaheser Yediveren gülünden biçmek gibi gözlerin
gözler her rengi de ayrı ayrı nice şiirler yazdırır şairlere
Göz.. Gözler. Kalbin aynası olma sorumluluğunu taşıyan organlar.. Bazen; bazı aynalar gözünüzü alır, kamaştırır bakamazsınız ama ille de bakmak istersiniz. Onun kalbinden geçenleri mi yoksa kendi kalbindekileri ona göstermek için midir? Kimbilir...!
Bir insanın gözlerinde hayatının yorgunluğunu, dinginliğini, huzurunu, kızgınlığını, hayallerini, umutlarını/umutsuzluğu, kararlılığı/pes etmişliği, yaralarını, meraklarını, sevgisini/hüznü... daha çoğunu, bir çok duyguyu yani kısaca o kişinin ruhunu o gözlerde tüm şeffaflığıyla görebilirsiniz. Hatta bir insanı gözlerinle de dövebilir; tokat yemiş gibi de olabilirsin. Maviliğinde huzuru da bulabilirsin..
Elbet bakmayı biliyor ve bu cesareti kendinde buluyorsa kişi... Bulmayı umduğu şeyi bulamayacağından korkan insan da gözlerini mi kaçırır acep?!
'Şiir'de; bakmayı/görmeyi bilmiş 'Şair'imiz. Ve.. Baktığında gördüklerini/hissettiklerini, okuyana da hissettirerek dökülmüş sözler kaleminden dizelere..
Düşmüş güne; yakışmış/yaraşmış yerine. Büyük beğeniyle okudum 'Şiir'inizi. Tebrikler.
En masum anılara tek şehadet ondadır En gerçek sevdalara tek adalet ondadır Kalbin tasdik ettiği her ibadet ondadır Şer odaklı noktadan kaçmak gibi gözlerin
GÖZLER KALBİN AYNASIDIR DİZELERİNİN DOĞRULUĞUNU BİR KEZ DAHA KANITLAYAN MÜKEMMEL DİZELER ..GÜNÜN GÜZEL DİZELERİNİ DEĞERLİ DOST ŞAİRİNİ CANDAN TEBRİK EDİYOR BAŞAILARININ DEVAMINI KALBEN DİLİYORUM.SELAM SAYGIMLA.
İlk bakışta mükemmel gibi görülen bu şiire yakından bakalım:
”Bakış aralığından perdeyi kaldırınca Sıratın köprüsünden geçmek gibi gözlerin Buluttan hüznü çekip bir kadeh doldurunca Firuze rengi meyden içmek gibi gözlerin”
Benzetme edatlarını şiirde, mümkün olduğu kadar kullanmamak lazımdır. GİBİ bunların en başında gelir.
Yarım uyakla yetinilmiş.
BAKIŞ ARALIĞINDAN PERDEYİ KALDIRMAK: Nasıl bir bakış aralığı? GÖRÜŞ MESAFESİ mi denilmek istenmiş?
SIRAT, KÖPRÜ demek zaten… KÖPRÜ KÖPRÜSÜ oluyor o zaman.
”Bazen maviyle coşup bazen yeşille susar Fırtına olur birden safran sarısı eser İlahi bir kudretin yarattığı şaheser Yediveren gülünden biçmek gibi gözlerin”
ESER ile ŞAHESER, çok farklı değil. Neticede ikisi de ESER… Onun için uyak mı değil mi tartışılabilir. Sadece R lerle sağlanan yarım uyak…
”Ela bir duygu taşır çay karası deminde İçinde sevda saklı edilen her yeminde Falda fincana düşen kahvenin gizeminde Kapalı tüm yolları açmak gibi gözlerin”
İlk iki dizede DEMİNDE ile YEMİNDE, sadece uyak için bir araya gelmiş olduklarını haykırıyorlar. Çünkü:
“İçinde sevda saklı edilen her yeminde” derken, dize zedelenmiş. Düzgün cümle haline getirildiğinde, cümle düşüklüğü bariz bir şekilde ortaya çıkmakta…
Diğer iki dize de birbirini tamamlamaktan aciz durumda…
”Bir anlık temasıyla yıldızları söndüren Dokunduğu her rengin tonlarını döndüren Aşkı şehvetle boğup hüsranları dindiren Güvercin kanadında uçmak gibi gözlerin”
Üçüncü dizede aşkın şehvetle boğulması, öldürülmesi gibi bir anlam oluşmuş. AŞK, ŞEHVETLE boğulunca HÜSRAN diner mi? Bir de İHTİRASIN ağırlığı yüklenir, acı artar. Tezat burada… HÜSRANLAR olmaz. HÜSRAN olur. AŞK tek, ŞEHVET tek… ÇİFT olması gereken KANAT bile tek… HÜSRAN çok mu ki tekil değil de çoğul olmuş? Besbelli, hece doldurmak için başvurulan yollardan biri…
En masum anılara tek şehadet ondadır En gerçek sevdalara tek adalet ondadır Kalbin tasdik ettiği her ibadet ondadır Şer odaklı noktadan kaçmak gibi gözlerin
ŞEHADET değil, ŞAHADET…
ONDADIR… O belirsiz? Anlaşılması için Ondan kastın ne olduğunun belirtilmesi gerekir.
O, GÖZLER mi? ŞAHADET, ADALET ve İBADET barındıran, gözler mi? Öyleyse, çok tuhaf…
Zaman ayırmış cevaplamışsınız çok teşekkür ederim. Ben de naçizane cevaplamaya çalışayım sorularınızı...
Burada ELEŞTİRİ/YORUM yazısı var mı? -Burada hayır yok. 'İstiyorum, Aziz, Öylece, Tasavvuf Sonesi' vb. gibi daha bir çok şiirde yaptığınız yorumların hepsinin bu şekilde olması, dikkatimi çekmeye sebep oldu zaten :))
HAKARET, AŞAĞILAMA var mı? -Lütfen... Bu konu bile olmaz, tabi yok. Böyle bir söz sarfetmediğim gibi iması bile yoktur zaten. Bunu hiç kimsenin yapmayacağı kadar 'Elit' bir site diye düşünüyorum burayı. Hele de sizin.
ELEŞTİRİ ALAN ŞİİRE ELEŞTİRİ YAPILAMAZ KURALI VAR MI? - Bu ve bundan sonraki tüm sorularınıza izin verirseniz öncesinde yazdıklarımı, yineleyerek cevap vereyim :))
Demiştim ki:
'Madem bura paylaşım sitesi ve madem yoruma açık bırakılmış bir 'Şiir' 'Yazı'; Elbet 'okuyucu'da duygu/düşüncelerini söylediği gibi gördüğü bir uyumsuzluk, hata/yanlış varsa onları da elbet söyleyecek. Söyleyebilmeli. Salt güzeldi iyiydi güzeldi demekle kalmamalı. Çünkü: Daha iyi/güzel, doğruya gitmenin yolu paylaşmak ve söylemekten geçmiyor mu? Bunun için hepimiz burada değil miyiz? Bilgi/birikiminiz, kaleminiz 'Şiir' ve yorumlarınızdan da görüldüğü gibi; fazladır ve zaten aşikardır. Tüm sözlerim: Ne bir suçlama, ne yargı ne de sorgulamak adına değildir. Bu zaten hakkım/haddim değildir.'
Kısaca; Yorumum, sözlerim, söylemeye çalıştığımın tümü, hepsinin özü şudur, şu sözümdedir :)) - 'Lütfen darılmayın; (paylaşımlarınız doğru/haklı olsa bile) söyleyiş tarzınız/şekliniz fazla sert geliyor g/özüme. Kızmayın olur mu? :))'
'Şiir' sahibi arkadaşımıza yazdığınız söze/düşüncenize aynen katılıp, sizin sözünüzle sözlerimi noktalayayım. İzninizle. Demişsiniz ki:
'fikrimi söylemek özgürlüğümü kullandım. Dikkate alır ya da almazsınız. Niyetimi ALLAH bilir. Demeseydim, rahatsız olurdum. Müsterihim.' - Bende :))
Ve...
Değerli Şair/Yorumcu Arkadaşımız, Sayın Onur BİLGE; ne de güzel dersiniz. 'En güzel gönül, incitmeyen ve incinmeyen gönüldür. Ne sizi incittim ne de sizden incindim.' - Bilmukabele efendim bilmukabele...
Nice 'Şiir'lerde, şiir güzelliğinde buluşulması ve hiç bir yüreğin ne burada ne de hayatta incinmemesi/incitilmemesi dileklerimle..
ESER ile ŞAH/ESER arasında YAPIT olmaları yönünden fark yok. Sıradan veya en iyi… (Salt eleştiri fırsatı yaratmak için astığım on yıllık ham şiirimle ilgili öyle bir eleştiri bana da geldi, HABER ile BİHABER konusunda… Haklıydı. Daha iyi bir uyak bulmalıydım.)
BAKIŞ ARALIĞINDAN PERDEYİ KALDIRMAK: Nasıl bir bakış aralığı? GÖRÜŞ MESAFESİ mi denilmek istenmiş?
Gözkapaklarını ya da perdeyi aralayarak bakmak olabileceği gibi ara ara bakılma halinde, bakışların arası veya görüş mesafesi olarak da düşünülebilir. Burada bir açıklık yok. O nedenle sorma ihtiyacı hâsıl oldu.
Gözkapağı ve perde aralanması söz konusuysa, böyle bir perdeden bahsetmeye ne gerek var? Bedensel bir varlık değil mi zaten? Diğer perde, görülmeyen âlemin seyredilmesi için kalkabilir. Maddenin seyri için buna gerek yoktur. Öyle bir perde, gayb âleminin müşahadesi için geçerlidir.
BU ŞİİRİN ELE ALINACAK TARAFI YOK demek istemediğim gibi aksine DEĞER VEREREK emek harcadım. İLERTUTAR YERİ OLMAYAN ŞİİRLERE ELEŞTİRİ YAZMAYA GEREK VAR MI?
İlk yazdığım cümleye dikkatinizi çekmek isterim! Aynen şöyleydi:
İlk bakışta mükemmel gibi görülen bu şiire yakından bakalım:
O zaman Onur BİLGE ne yapmaya çalışmış? Çok güzeli gerçekten MÜKEMMEL yapmaya çalışmış. Düşman kazanma pahasına, cesaretle ve acımasızca eleştirmiş, MÜKEMMELİN YAKALANMASI İÇİN kendince gerekli gördüğü uyarıları esirgememiş.
Sizlerce kötü etmiş, bence iyi etmiş. Aklıma takılanı sormak, fikrimi söylemek özgürlüğümü kullandım. Dikkate alır ya da almazsınız. Niyetimi ALLAH bilir. Demeseydim, rahatsız olurdum. Müsterihim.
Sevgiler…
Onur BİLGE
***
Değerli Yorumcu Arkadaşım,
Burada ELEŞTİRİ/YORUM yazısı var mı?
HAKARET, AŞAĞILAMA var mı?
ELEŞTİRİ ALAN ŞİİRE ELEŞTİRİ YAPILAMAZ KURALI VAR MI?
"SON SÖZ BENİMDİR!" diyen var mı?
Bu zamana kadar kimi kırmışım?
KENDİSİNİ ELEŞTİRMEN İLAN EDEN VAR MI?
Herkes ne kadar ŞAİR ise ben de o kadar YORUMCU veya ELEŞTİRMENİM.
En güzel gönül, incitmeyen ve incinmeyen gönüldür. Ne sizi incittim ne de sizden incindim.
Sn. Onur Bilge. Sözlerimin tarafınızdan yanlış anlaşılmayacağını ümit ederek, sadece paylaşmak adına duygu/düşüncelerimi söylemek isterim.
Asla ve kat'a bu paylaşımım tarafınızdan yahut başkaları tarafından sanki polemik yaratmak istiyor gibi algılanmasın.
Zira zaman zaman 'Şiir' okumak adına geldiğimiz bir sayfada bu tarz olayların yaşanmış olmasını görmek bile, inanın beni hep üzmüştür. Kaldı ki buna sebep olmak? Amaç/niyet altını çizerek tekrar söylüyorum ki asla ve kat'a bu değildir. Olamaz.
Şu an nasıl sayfa sahibini tanıyıp/bilmiyorsam; sizi de tanımıyor ve bilmiyorum.
Bilgi/birikiminiz, kaleminiz 'Şiir' ve yorumlarınızdan da görüldüğü gibi; fazladır ve zaten aşikardır.
Madem bura paylaşım sitesi ve madem yoruma açık bırakılmış bir 'Şiir' 'Yazı'; Elbet 'okuyucu'da duygu/düşüncelerini söylediği gibi gördüğü bir uyumsuzluk, hata/yanlış varsa onları da elbet söyleyecek. Söyleyebilmeli. Salt güzeldi iyiydi güzeldi demekle kalmamalı. Tabi bence.. Bana göre, benim bakış açıma göre...
Çünkü: Daha iyi/güzel, doğruya gitmenin yolu paylaşmak ve söylemekten geçmiyor mu? Bunun için hepimiz burada değil miyiz?
Lakin; burada hiç kimse, hiç birimiz 'Eleştirmen' değil/değiliz. Ya da en azından ben bu sıfatı kendime hak/layık görmüyorum.
Br yoruma ya da sözlere: Eleştiri/Yorum diye başlanılması, doğrusu g/özüme çok hoş gelmiyor. Sert/soğuk geliyor diyeyim yahut.
Söylenmeli evet, ama söyleyiş tarzında kullanılan sözler sanki eleştirmen havasında olmadan, çok kesin ifaler kullanmak yerine daha yumuşak bir üslupla/edayla olması sanki daha doğruymuş gibi geliyor bana.
Özellikle 'Neşterciler' bölümü sitede uygulamaya başlandıktan sonra, yorumlarınızı/kaleminizi daha çok okuma şansım oldu.
Ve.. Lütfen darılmayın; (paylaşımlarınız doğru/haklı olsa bile) söyleyiş tarzınız/şekliniz fazla sert geliyor g/özüme. Kızmayın olur mu? :))
Ve.. hangi sayfada 'Neşterci' seçilmiş bir yorum varsa üzerinde sizin adeta 'Neşterci' seçilmiş kişinin yazdıklarına karşılık verirmiş gibi; cevabi tarzdaki ya da 'Neşterci'ye sen böyle diyorsun ama hayır böyle değil şöyle der gibi olan ya da (niyetiniz o olmasa da) böyle bir hava yaratılmasına sebep olabilecek yorumlarınız dikkatimi çekti.
Kim usta kim çırak? Ya da kim kime göre usta/çırak? Tıpkı renkler ve zevkler gibi bu da tartışılmaz kanımca. Ayrıca bura bir tartışma platformu ya da bu konuyu kanıtlama yeri değil ki.. Hodri meydan hiç değil. Amaç da asla bu değil/olmamalı zaten..
Ben; naçizane yüreğimden geçenleri sadece kaleme dökmeyi sevenlerdenim. 'Şair' değilim. 'Eleştirmen' hiç değilim. Yazdıklarımın adına 'Şiir' denilir mi? O da tartışılır... Ama okuyunca bir eseri, satır aralarına dalmadan da geçemeyenlerdenim. Yorumlarımın uzun olmasının tek sebebi de budur zaten.
Tüm sözlerim; Sade ve sadece hep/her zaman yaptığım gibi duygu/düşüncelerimi bir 'okuyucu' gözüyle paylaşmak adınadır. Benim hissettiklerimdir. Hepsi, hepsi bu..
Ne bir suçlama, ne yargı ne de sorgulamak adına değildir. Bu zaten hakkım/haddim değildir.
Lütfen bu böyle biline?! Sürç-i lisan ettik ise affola!
Eleştirilerinize büyük saygı duyuyorum hocam... usta bir edebiyatçı olduğumu hiç bir zaman iddia etmedim. şiir duygu işidir. teknik teferruatlara ve kurallar kalıbına sığmayacak kadar da özgürdür.. yürek sesidir ve biraz haykırmalıdır kanımca. eleştiriniizin sonucundan sadece şunu anladım ; bu şiirin normalde ele alınacak bir tarafı yok.... pir i faniyim üstadımızın baktığı gözle bakanlar yanlış mı bakıyorlar bilmiyorum.? şiirin seçkiye layık görülmesi ve o yorumunda yeşil le ödüllenmesi seçici kurulunun böylesine değersiz bir şiire yapmış oldukları bir jest anlamına mı geliyor.? ve eminim ki Mustafa ÇETİNER gibi her yönüyle şiir yazan ve yazdığı her şiiriyle yürekleri fetheden bir ustamız da bu şiirle ilgili beğenisini üstelik sayfama 2 defa ziyaret etme nezaketinde bulunarak ifade etmesi sanırın o hocamın da benim gibi bu işten fazla anlamadığını gösterir... ya da hatıra dayalı yorum diyelim...
Bakış aralığı nın ne olduğunu, Eser ve Şaheser'in biribirinden ne kadar farklı olduklarını Şehadet'in Şahadet olarak yazılmayacağını v.s..... bilmeyen bir üstadımın eleştirisine yüreğimle saygı gösteriyorum.
Henüz şiir yazma yolunda basamağın ilk başında bir kardeşiniz olarak sizin şiirlerinizden aldığım feyz le yol almaya çalışıyorum üstadım.
Zaman ayırmış cevaplamışsınız çok teşekkür ederim. Ben de naçizane cevaplamaya çalışayım sorularınızı...
Burada ELEŞTİRİ/YORUM yazısı var mı? -Burada hayır yok. 'İstiyorum, Aziz, Öylece, Tasavvuf Sonesi' vb. gibi daha bir çok şiirde yaptığınız yorumların hepsinin bu şekilde olması, dikkatimi çekmeye sebep oldu zaten :))
HAKARET, AŞAĞILAMA var mı? -Lütfen... Bu konu bile olmaz, tabi yok. Böyle bir söz sarfetmediğim gibi iması bile yoktur zaten. Bunu hiç kimsenin yapmayacağı kadar 'Elit' bir site diye düşünüyorum burayı. Hele de sizin.
ELEŞTİRİ ALAN ŞİİRE ELEŞTİRİ YAPILAMAZ KURALI VAR MI? - Bu ve bundan sonraki tüm sorularınıza izin verirseniz öncesinde yazdıklarımı, yineleyerek cevap vereyim :))
Demiştim ki:
'Madem bura paylaşım sitesi ve madem yoruma açık bırakılmış bir 'Şiir' 'Yazı'; Elbet 'okuyucu'da duygu/düşüncelerini söylediği gibi gördüğü bir uyumsuzluk, hata/yanlış varsa onları da elbet söyleyecek. Söyleyebilmeli. Salt güzeldi iyiydi güzeldi demekle kalmamalı. Çünkü: Daha iyi/güzel, doğruya gitmenin yolu paylaşmak ve söylemekten geçmiyor mu? Bunun için hepimiz burada değil miyiz? Bilgi/birikiminiz, kaleminiz 'Şiir' ve yorumlarınızdan da görüldüğü gibi; fazladır ve zaten aşikardır. Tüm sözlerim: Ne bir suçlama, ne yargı ne de sorgulamak adına değildir. Bu zaten hakkım/haddim değildir.'
Kısaca; Yorumum, sözlerim, söylemeye çalıştığımın tümü, hepsinin özü şudur, şu sözümdedir :)) - 'Lütfen darılmayın; (paylaşımlarınız doğru/haklı olsa bile) söyleyiş tarzınız/şekliniz fazla sert geliyor g/özüme. Kızmayın olur mu? :))'
'Şiir' sahibi arkadaşımıza yazdığınız söze/düşüncenize aynen katılıp, sizin sözünüzle sözlerimi noktalayayım. İzninizle. Demişsiniz ki:
'fikrimi söylemek özgürlüğümü kullandım. Dikkate alır ya da almazsınız. Niyetimi ALLAH bilir. Demeseydim, rahatsız olurdum. Müsterihim.' - Bende :))
Ve...
Değerli Şair/Yorumcu Arkadaşımız, Sayın Onur BİLGE; ne de güzel dersiniz. 'En güzel gönül, incitmeyen ve incinmeyen gönüldür. Ne sizi incittim ne de sizden incindim.' - Bilmukabele efendim bilmukabele...
Nice 'Şiir'lerde, şiir güzelliğinde buluşulması ve hiç bir yüreğin ne burada ne de hayatta incinmemesi/incitilmemesi dileklerimle..
ESER ile ŞAH/ESER arasında YAPIT olmaları yönünden fark yok. Sıradan veya en iyi… (Salt eleştiri fırsatı yaratmak için astığım on yıllık ham şiirimle ilgili öyle bir eleştiri bana da geldi, HABER ile BİHABER konusunda… Haklıydı. Daha iyi bir uyak bulmalıydım.)
BAKIŞ ARALIĞINDAN PERDEYİ KALDIRMAK: Nasıl bir bakış aralığı? GÖRÜŞ MESAFESİ mi denilmek istenmiş?
Gözkapaklarını ya da perdeyi aralayarak bakmak olabileceği gibi ara ara bakılma halinde, bakışların arası veya görüş mesafesi olarak da düşünülebilir. Burada bir açıklık yok. O nedenle sorma ihtiyacı hâsıl oldu.
Gözkapağı ve perde aralanması söz konusuysa, böyle bir perdeden bahsetmeye ne gerek var? Bedensel bir varlık değil mi zaten? Diğer perde, görülmeyen âlemin seyredilmesi için kalkabilir. Maddenin seyri için buna gerek yoktur. Öyle bir perde, gayb âleminin müşahadesi için geçerlidir.
BU ŞİİRİN ELE ALINACAK TARAFI YOK demek istemediğim gibi aksine DEĞER VEREREK emek harcadım. İLERTUTAR YERİ OLMAYAN ŞİİRLERE ELEŞTİRİ YAZMAYA GEREK VAR MI?
İlk yazdığım cümleye dikkatinizi çekmek isterim! Aynen şöyleydi:
İlk bakışta mükemmel gibi görülen bu şiire yakından bakalım:
O zaman Onur BİLGE ne yapmaya çalışmış? Çok güzeli gerçekten MÜKEMMEL yapmaya çalışmış. Düşman kazanma pahasına, cesaretle ve acımasızca eleştirmiş, MÜKEMMELİN YAKALANMASI İÇİN kendince gerekli gördüğü uyarıları esirgememiş.
Sizlerce kötü etmiş, bence iyi etmiş. Aklıma takılanı sormak, fikrimi söylemek özgürlüğümü kullandım. Dikkate alır ya da almazsınız. Niyetimi ALLAH bilir. Demeseydim, rahatsız olurdum. Müsterihim.
Sevgiler…
Onur BİLGE
***
Değerli Yorumcu Arkadaşım,
Burada ELEŞTİRİ/YORUM yazısı var mı?
HAKARET, AŞAĞILAMA var mı?
ELEŞTİRİ ALAN ŞİİRE ELEŞTİRİ YAPILAMAZ KURALI VAR MI?
"SON SÖZ BENİMDİR!" diyen var mı?
Bu zamana kadar kimi kırmışım?
KENDİSİNİ ELEŞTİRMEN İLAN EDEN VAR MI?
Herkes ne kadar ŞAİR ise ben de o kadar YORUMCU veya ELEŞTİRMENİM.
En güzel gönül, incitmeyen ve incinmeyen gönüldür. Ne sizi incittim ne de sizden incindim.
Sn. Onur Bilge. Sözlerimin tarafınızdan yanlış anlaşılmayacağını ümit ederek, sadece paylaşmak adına duygu/düşüncelerimi söylemek isterim.
Asla ve kat'a bu paylaşımım tarafınızdan yahut başkaları tarafından sanki polemik yaratmak istiyor gibi algılanmasın.
Zira zaman zaman 'Şiir' okumak adına geldiğimiz bir sayfada bu tarz olayların yaşanmış olmasını görmek bile, inanın beni hep üzmüştür. Kaldı ki buna sebep olmak? Amaç/niyet altını çizerek tekrar söylüyorum ki asla ve kat'a bu değildir. Olamaz.
Şu an nasıl sayfa sahibini tanıyıp/bilmiyorsam; sizi de tanımıyor ve bilmiyorum.
Bilgi/birikiminiz, kaleminiz 'Şiir' ve yorumlarınızdan da görüldüğü gibi; fazladır ve zaten aşikardır.
Madem bura paylaşım sitesi ve madem yoruma açık bırakılmış bir 'Şiir' 'Yazı'; Elbet 'okuyucu'da duygu/düşüncelerini söylediği gibi gördüğü bir uyumsuzluk, hata/yanlış varsa onları da elbet söyleyecek. Söyleyebilmeli. Salt güzeldi iyiydi güzeldi demekle kalmamalı. Tabi bence.. Bana göre, benim bakış açıma göre...
Çünkü: Daha iyi/güzel, doğruya gitmenin yolu paylaşmak ve söylemekten geçmiyor mu? Bunun için hepimiz burada değil miyiz?
Lakin; burada hiç kimse, hiç birimiz 'Eleştirmen' değil/değiliz. Ya da en azından ben bu sıfatı kendime hak/layık görmüyorum.
Br yoruma ya da sözlere: Eleştiri/Yorum diye başlanılması, doğrusu g/özüme çok hoş gelmiyor. Sert/soğuk geliyor diyeyim yahut.
Söylenmeli evet, ama söyleyiş tarzında kullanılan sözler sanki eleştirmen havasında olmadan, çok kesin ifaler kullanmak yerine daha yumuşak bir üslupla/edayla olması sanki daha doğruymuş gibi geliyor bana.
Özellikle 'Neşterciler' bölümü sitede uygulamaya başlandıktan sonra, yorumlarınızı/kaleminizi daha çok okuma şansım oldu.
Ve.. Lütfen darılmayın; (paylaşımlarınız doğru/haklı olsa bile) söyleyiş tarzınız/şekliniz fazla sert geliyor g/özüme. Kızmayın olur mu? :))
Ve.. hangi sayfada 'Neşterci' seçilmiş bir yorum varsa üzerinde sizin adeta 'Neşterci' seçilmiş kişinin yazdıklarına karşılık verirmiş gibi; cevabi tarzdaki ya da 'Neşterci'ye sen böyle diyorsun ama hayır böyle değil şöyle der gibi olan ya da (niyetiniz o olmasa da) böyle bir hava yaratılmasına sebep olabilecek yorumlarınız dikkatimi çekti.
Kim usta kim çırak? Ya da kim kime göre usta/çırak? Tıpkı renkler ve zevkler gibi bu da tartışılmaz kanımca. Ayrıca bura bir tartışma platformu ya da bu konuyu kanıtlama yeri değil ki.. Hodri meydan hiç değil. Amaç da asla bu değil/olmamalı zaten..
Ben; naçizane yüreğimden geçenleri sadece kaleme dökmeyi sevenlerdenim. 'Şair' değilim. 'Eleştirmen' hiç değilim. Yazdıklarımın adına 'Şiir' denilir mi? O da tartışılır... Ama okuyunca bir eseri, satır aralarına dalmadan da geçemeyenlerdenim. Yorumlarımın uzun olmasının tek sebebi de budur zaten.
Tüm sözlerim; Sade ve sadece hep/her zaman yaptığım gibi duygu/düşüncelerimi bir 'okuyucu' gözüyle paylaşmak adınadır. Benim hissettiklerimdir. Hepsi, hepsi bu..
Ne bir suçlama, ne yargı ne de sorgulamak adına değildir. Bu zaten hakkım/haddim değildir.
Lütfen bu böyle biline?! Sürç-i lisan ettik ise affola!
Eleştirilerinize büyük saygı duyuyorum hocam... usta bir edebiyatçı olduğumu hiç bir zaman iddia etmedim. şiir duygu işidir. teknik teferruatlara ve kurallar kalıbına sığmayacak kadar da özgürdür.. yürek sesidir ve biraz haykırmalıdır kanımca. eleştiriniizin sonucundan sadece şunu anladım ; bu şiirin normalde ele alınacak bir tarafı yok.... pir i faniyim üstadımızın baktığı gözle bakanlar yanlış mı bakıyorlar bilmiyorum.? şiirin seçkiye layık görülmesi ve o yorumunda yeşil le ödüllenmesi seçici kurulunun böylesine değersiz bir şiire yapmış oldukları bir jest anlamına mı geliyor.? ve eminim ki Mustafa ÇETİNER gibi her yönüyle şiir yazan ve yazdığı her şiiriyle yürekleri fetheden bir ustamız da bu şiirle ilgili beğenisini üstelik sayfama 2 defa ziyaret etme nezaketinde bulunarak ifade etmesi sanırın o hocamın da benim gibi bu işten fazla anlamadığını gösterir... ya da hatıra dayalı yorum diyelim...
Bakış aralığı nın ne olduğunu, Eser ve Şaheser'in biribirinden ne kadar farklı olduklarını Şehadet'in Şahadet olarak yazılmayacağını v.s..... bilmeyen bir üstadımın eleştirisine yüreğimle saygı gösteriyorum.
Henüz şiir yazma yolunda basamağın ilk başında bir kardeşiniz olarak sizin şiirlerinizden aldığım feyz le yol almaya çalışıyorum üstadım.
Demiştim.Şiir burada. Her zamanda söylerim şiir şiirse hak ettiği yere bağıra bağıra gelir.Kutlarım dostum şiir hak ettiği yerde.Seçici kurula da hakkını vermek lazım.Kaçırmıyorlar güzel şiirleri.Selam ve Sevgimle.
Ela bir duygu taşır çay karası deminde İçinde sevda saklı edilen her yeminde Falda fincana düşen kahvenin gizeminde Kapalı tüm yolları açmak gibi gözlerin
Muhtesem dizeler yine usta kalemden,günüme düstü bu siir dilerim burda da güne düser de herkes okuma hazzina erer benim gibi.Saygilar selamlar
Bakış aralığından perdeyi kaldırınca Sıratın köprüsünden geçmek gibi gözlerin Buluttan hüznü çekip bir kadeh doldurunca Firuze rengi meyden içmek gibi gözlerin
Öyle ya maşuğun kalbi cennetse ve oraya da Sırat'tan geçerek gidiliyorsa , bu köprü gözlerdir elbet.
Göz için yazılan o kadar şiir var ki, güzelliğini anlatan, mahmurluğundan dem vuran, bakışın insafsızlığını haykıran.... Bakış aralığından perdeyi kaldırmak, hem göz kapaklarının açılması anlamında hem de bakışlardaki mahremiyeti kaldırmak anlamında. Sevgilinin bakışında artık engel yok , sıradan bir bakış değildir, görmek için bakmak anlamındadır; çünkü perde kalkmıştır artık. Uzaklara(bulutlara) bakan göz maşuğa doğrulunca sarhoş olmamak elde midir?Sarhoşluk kendinden geçmekse bu bakış insanı kendinden geçirmeye yeter. .................. ...............
Ela bir duygu taşır çay karası deminde İçinde sevda saklı edilen her yeminde Falda fincana düşen kahvenin gizeminde Kapalı tüm yolları açmak gibi gözlerin
Bir sözün inandırıcı olabilmesi için , ya da doğruluğuna şahit için yemin etme ......... Bu yeminlerden kaç tanesi gözle ilgilidir diye düşündüm bir an.Gözüm önüme aksın ki diye başlayan bir söze inanmamak mümkün müdür? Bunu böylesine bir incelikle şiire taşımak gerçekten takdire şayandı. .................... .................
En masum anılara tek şehadet ondadır En gerçek sevdalara tek adalet ondadır Kalbin tasdik ettiği her ibadet ondadır Şer odaklı noktadan kaçmak gibi gözlerin
Duyduğun belki doğrudur ama gördüğünde riya olmaz, Sevdanın gerçeği de bakışlarda gizlidir, 'seni seviyorum' gibi kuru laflardansa sevda dolu bir bakışın ifadesi daha inandırıcıdır.İbadetin vücutla yapılamadığı anlarda göz ile ibadet gerekir ki bu da gerçek ibadetin , gerçek teslimiyetin göstergesidir. İkinci husus tasavvufta gözün ibadetidir ki kalbin kararmasını engelleyen en önemli yolun başlangıcı kabul edilir bu da şerden kaçmakla ifade edilmiş.
Yüreğine sağlık şair................ Şiirini gönül gözüyle okumaya , acizane duygularımı yansıtmaya çalıştım.( Hatamız affola) Kalemine göz değmesin. Mahalli de olsa sevdiğim bir sözle bitireyim: Gözümsün
En masum anılara tek şehadet ondadır En gerçek sevdalara tek adalet ondadır Kalbin tasdik ettiği her ibadet ondadır Şer odaklı noktadan kaçmak gibi gözlerin YÜREĞİNE SAĞLIK DOST ŞAİR.KUTLADIM SELAMLA
Şiir burada okuyucu nerede demek geliyor içimden.O olur olmaz şiirlerin altını hatır için,birbirlerinin gönlünü hoş etmek için yağlı ballı yorumlarla dolduran,Sözüm ona dostlar ama bana göre dostculuk oynayanlar nerede? İlmek ilmek dokunmuş çok güzel bir şiir okudum.Kutlarım.Selam ve Sevgimle.
cetiner07 tarafından 12/6/2010 4:00:50 PM zamanında düzenlenmiştir.
üstadım. övgünüze layık olmaya çalışıyorum naçizane. burada oyunun kuralı bu maalesef. sen gidersen geliniyor. biz bize yeteriz hocam. sonsuz saygımlasınız. hürmetlerimle.
üstadım. övgünüze layık olmaya çalışıyorum naçizane. burada oyunun kuralı bu maalesef. sen gidersen geliniyor. biz bize yeteriz hocam. sonsuz saygımlasınız. hürmetlerimle.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.