13
Yorum
14
Beğeni
5,0
Puan
1629
Okunma


Güzelden gelen
Mitanni soyu
Çöl fırtınası
Ah nasıl da soğuktu...
Elleri ölüm kokardı
Onlarca kölenin fermanı sinmiş tenine
Elmacık kemiklerine sığacak kadar sevgi
Kara gözleri kadar merhametli
Dünyayı çöktürürdü dizlerine
Kısık ve isterik bir kaç kelimeyle
Firavun karısı
Tanrıçalara rakibe
Çağının en güzeli
Nefertiti
Sonsuzluğun kızıydı
Kızıl bir öfke otururdu gözbebeğinde
Mezopotamya’nın orta yerinde
Tüm evren avuç içlerinde
Gülüşlerini satarken ölümsüzlüğe
Bir vuruldu ki Akheneton bu güzelliğe
Tapınaklar yaptırdı ayak uçlarına serilsin diye
Tanrı olacaklardı bedenli
Hükmedeceklerdi Nil’e, yere ve göğe
Gücün tükenmez sanırdın
Fani bedeninde
Eteklerinde saklardın aslolanın sana bahşettiklerini
Ölüm hüküm dinlemez
Yalnızlık yazgınsa Nefertiti
Ne sefil sondur veba gördün mü
Girdi de saray kapılarından
Aldırmadan kapında köle muhafızlarına
Ne boyun eğdi ihtişamına
Ne bağışladı beş kızını
Aldı Akheneton’u da koynuna
Ah Nefertiti, ecel beşere yenilir mi!
Yalnızlık yakışır mı Tanrıçalara
Esirlerinin teninde söndürdü yangınını
Nefertiti söndü
Onlar yandı
Teninde bir kez soluklanmak
Ölümün ikinci adıydı
Sonsuzluğun kızı
Güzelden gelen
Çok canlar yaktı
Nil koca bir mezarlıktı
Ya sen sonsuzluğun kızı
Sonun neydi
Kimdi
Hangi tapınak
Hangi buyruk koruyabildi
Kleopatra’dan güzel yüzünü
Sonsuzluğa yazıldın şüphesiz
Büyük ihtirasınla
Ve bildin sen de sonun kapıyı çaldığında
Esirlerinki kadar
Senin de bedenin faniydi
Bir isim kaldı yüz yıllar sonrasına
Bir beden çürüdü toprak altında
Güzelden gelen Nefertiti
Topraktan geldiğini unutmuştu
Toprağa gitti
5.0
100% (21)