4
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1107
Okunma

Kızıl rengi ufkumda, gurub etmiş âftâbım
Yeis girdabında da batıp gitmiş mehtâbım
Boşaymış meğer boşa! çekilen onca kürek
İki cihân harbinde bittim büküldü bilek
Geride bıraktığım yegâne şey inkisâr
Ve yıkıldı hayalden inşa ettiğim hisâr
Başımı gömemedim yumuşak bir yastığa
Yatalak gibi düştüm kalkamadım ayağa
Ruhumda geziniyor âdeta bir örümcek
Paslı kalbime örmüş ağını ilmek ilmek
Şu başım bir kovandır, düşüncelerse arı
Bir uğultu kafamda ve yüzüm de sapsarı
Yaklaşıyor meleğin hafif ayak sesleri
Ensemde Azrail’in sopsoğuk nefesleri
Bulamadım bir insan varlık derdiyle dertnâk
Dertten hâli kafalar boş hayallere çanak
Hâlâ oynamaktadır elde çelik çomaklar
Cenneti ümit eden bizim gibi çocuklar
Dünya denen bahçede hiç büyümedi âdem
Çocuk kalmak istedi her nedense bu sersem
Bütün dillerde varken Allah kerimdir lafı
Tefekkürle iştigâl akla zaman israfı
Derince bir uykuya, rüyalara hasretim
Galiba gelmeyecek kurtuluş beşâretim
Didik didik ediyor bu soru şu kafamı
Bir şüphe mahvediyor içimdeki sefâmı
Âkil İnsân kendini hep nisyân içindedir
Ruhu bedende iken aklı uzak Çin’dedir
Soner Çağatay 14.9.2010
Kelimeler:
Aftab: Güneş
Dertnak: Dertli
Encam: Sonu
Kinaye:
İki cihan harbi: Dünya ve Ahiret mücadelesi
5.0
100% (2)