Sessiz senaryolar büyütüyorum
Sana dair anlatılacak
O kadar çok şey var ki aslında...
Bir nefes sigaramdan
Bin nefes ’sen’den çekiyorum...



Salaş bir gecede,
Bir yalnızlık senfonisi keman seslerinde
Köşe başlarında umutlarım
Islak şehrin ortasında,kurşuni meteliksiz,
Bir yalnızlığın sonrası
Derin bir ah çekiyorum



Bir boşlukta gezinip durmakta zaman
Bilirim unutmamım ne büyük yalan olacağını
Meşk ile aşiyan kalbimdir benim.
Akşama hazır bir sofra gibi aç kucağını
Açlığına iç çekiyorum



İnsan ancak kendi varettiği düşte özgürmüş
Bir sızı gibi gökyüzüne yazılan,
Zamanı çekilmiş hayaller bir bir bölünmüş
Döndükçe derviş gibi üstüne kapanan
Etrafınaki pervane benim
Sana dönüyorum



Karışır dumanına şehrin,saçları yosun kokar,
Balıkçılar mezatta,üşümüş minik istavrit
Karnında sancısı,açlığın sesi buz keser
Her ne varsa aşka dair o vakit
Zamansız sancıların vurgununda keder
Sana acıyorum



Seher kumrularının kanadında beyazlar
Saçlarımın elemi
Bu kadar yazılmaz yalnızlık..billahi
Sensizliğe yanmak var gülüm
Şiirlere yattım yine bu gece
Sana okuyorum





Faruk Civelek