Mızrap saza düştüğünde, aşk diye inlemiyorsa tel
Göklerden kahır yağar gecelerime,


Sen Dilan!
Sen aşk nedir bilmiyorsun!


Oysa;
Yusuf’un kuyusunda ki dipsiz karanlıktır aşk
Züleyha’nın elini kesen keskin bıçak
Mecnun olmaktır aşk,
Âmâ gözlerle düşmektir sevdanın peşine,
Ferhat olmaktır,
Avuçlarınla yarmaktır dağları,
Yanmaktır kül olmaktır.
Yok olup yeniden doğmaktır,
Sen içinde sen olmaktır aşk!


Tersine yüzmektir akıntının,
Güneşi tutuşturmaktır,
Bir beyaz kağıda bakıp,
Yüzünü düşlemektir satır aralarında,
Aşk üç harften ibaret bir alfabedir aslında!


Sen Dilan!
İzin vermediysen şiirlerin gönlüne dokunmasına,
Geç kalmış sayılmasın hala
Bugün,
Güneşle birlikte kalk ve bir şiir as dudağına,
Hadi
Yelkenler Fora!
Bırak kendini aşkın serin sularına.




Gülbeyaz Sarıoğlu
ikibinonun/sekizinciayının/ondokuzuncugünü