10
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2019
Okunma

bir güvercin uçurdu çocuğu
dağlara doğru tırmandı ırmaklar
dut ağacı kiraz döktü
manolya açtı yıllanmış çınar;
dünyadaki bütün silahlar yok oldu
gözleriyle vurdu avcısını ceylan
camide çan çınlarken
kilisede okundu ezan…
ve ben yeniden sevdim!
harabe han köşesinde sızmışken sarhoş yüreğim
bir ses fısıldadı kulağıma
-ben geldim!
sen geldin kalbi kınalı kız,
kondun göğsümün sol yanına yaralı bir serçe gibi
ürkerek
ve titreyerek sürdün perçemini yanık tenime…
biraz geç kaldın,
gözlettin yollarını
belki de bu yüzden hep açık bıraktım
hiç yummadım ellerimi;
sevdiğine de
sevdiğime de inanmazdım
görmeseydim kirpiklerinden taşan gözlerini.
unutma,
gün gelir de gidersen benden
bir ağıt yak benim için
sessizce bırak başucuma;
dönecek olursan eğer bir gece vakti
ya pencereme bir taş at
ya da ıslık çal!
ö.n
5.0
100% (4)