Okuduğunuz
şiir
24.4.2010 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Aç an
avuçlarıma aç an yetim ağzı büyüyen kardelen
vurdukça sır küpü odaların nasırlasmış öfkesi kıldan ince kılıçtan keskin köprülere s/alınır endam
lakayıt kelepir aşk tapularına gönül biz, fermanla dar`da
değerini yitirmiş kahve döküyorken kırk yıllık hatırını fincanlara çaresiz dönüşler
bir nefes uzağa yad`ız eskidikçe yansıma aynaya yabancılaşma kendine gücenen adımlarda
ölümün gri benzine oturan imge imdat çığlığı şiirler kopsak sevdanın kara çeşm`inde sayıklamalar kusur
hastalıklı üleşimize müptela dize dize kusmadan da olmuyormuş ustam
Sude Nur Haylazca
Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
çoklukla bir şey anlatmaya çalışan ve anlattıklarını da okuyucu tarafından net ve açıkca anlaşılması çabalarını içeren çalışmaya şiir diyemiyeceğimiz (ki ben bunlara çalışma diyorum) çalışmalarla karşılaşıyoruz.
Dolayısıyla; şiir farklı okurlarda farklı algılamalar ve farklı duygular uyandırmalıdır. Bu da şiirin zenginliğidir.
Forumlarda da sürekli tartışıyoruz.
Evet: Şiir bir şey anlatır. Ancak anlatılacak şey şiir diliyle anlatılır.
Şiir örtülü söylemlerdir. imge, İma, betimleme yöntemiyle anlatılır. Açık açık bir şey anlatılacaksa bu düz yazı ile anlatılmalıdır.
Şiir bir düşünceyi, duyguyu falan açıklanarak ona yandaşlar bulmak gibi bir şey için yazılmaz.Şiir bir dildir ve ne ise o dilin içindedir. O dil bir şey söylemek, anlatmak için değil, söyleşi ile sizi bağlamak/ sarsmak / sarmalamak içindir. Yani o dil nasıl bir söylemin yanıtı olarak karşımıza gelir. Nasıl söylenmeli? sorusunun şiiri kurduğunu, biçimlendirdiğini unutmamak gereklidir. Şiir mesaj vermeli ve düşündürmelidir. Bir şey anlatan dizelerde şiir değil, şiirsel akıcılıkta bir metin aramalıyız. Yani bu alt alta sıralanmış bir düz yazıdır. Zaten yan yana getirildiğinde bir düz yazı niteliğinde olduğu anlaşılır.
Sayın Sude Nur Haylazcanın şiiri örtülü söylenlere örnek verilecek şiirlerden olmuş. Her okurdu fargı duygu tını uyandırabilecek nitelikte bir şiir...
evet Sayın Altınçiçek' benim dostumdur. Bazı eleştirilerine katılıyorum. Şiir de yatay kesmeler iki anlamlığa gelen sözcükler üretmek içindir.
s/alınır endam
salınır endam çok güzel bir imge
alınır endam " bu GÜZEL endamla çok güzel yürüyemezsen bu endama yazık olur. alınır endam olarak algıladım... bu iki anlamlılığı yakalamak için iyi ancak " s" tek başına bir şey ifade etmiyor sanırım sayın altınçiçek "s" harfini eleştirmiş olabilir. Bunu da iki anlamlılığı yakalamak için yapılmış olarak kabul etmeli bence.
"avuçlarıma aç an yetim ağzı büyüyen kardelen"
Bir şiirim de;
"keskin bir ayaz kış gününde kardelenin ömrü zemheriye düştü"
demiştim.
Kardelen çok güzel bir çiçek Şubat ayında yani zemheride karlar arasından çıkar. ama kaderi ve ömrü kendi kadar güzel değildir. En soğuk mevsim olan zemheriye düşmüştür ömrü.
Yetimdir. kendisiyle aynı dönemde açan ve yandaş olan fazla çiçek yoktur. Sude de " yetim ağzı büyüyen kardelen" derken bende bu çağrışımı yaptı.
Evet Sude'yi kutluyorum... yazdıkça açılan bir kalem.. övgüm çok...
Yavuz abi, şiirin her okurda ayrı anlamlar uyandırması elbette şiirin zenginliğidir; zaten herkes aynı şeyi anlasa şiirlikten çıkar. Bunda hemfikiriz zaten. Kaldı ki yıllardır şiir eleştirilerinde ne tür bir duruş sergilediğimi bilirsin. Yazılan her harfi önemserim. Bu düşüncem ve diğerleri de asla ve asla şiir sahipleri olmamıştır ya da diğer ikinci şahıslar. Önemsemesem zaten oturup zaman harcamam okur geçerim. Sude Hanımı da daha önceleri rast geldikçe okuyan biri olarak elime sopa alıp eleştiride bulunmadım. Bazı arkadaşlar özelden traji-komik mesajlar atmış da :)
İmge,imla, betimleme gibi örtülü şiirler zaten aklı zorlayan şiirlerdir ve en çok da beğendiğim hatta bazı isimlerin imrendiğim şiir türüdür ama anlam bozuklukları şiiri örtülü şiir yapmaz.
ekranın azizliğine mi uğruyorum anlamadım şimdi ; aç an / açan ?
Yetimdir. kendisiyle aynı dönemde açan ve yandaş olan fazla çiçek yoktur. Sude de " yetim ağzı büyüyen kardelen" derken bende bu çağrışımı yaptı demişsiniz. Tırnakla belirtilen dizede sorun yok ilk girişte "açmak" tan bahsedilmiyor ki ! AÇ an diye ayrı kullanılmış. avuçlarıma neyi açıp anması gerekir boşluğunda kalıyor o zaman okur.
/ iki anlamlılık derken iki anlamı yüklemek o dizede başka düzenlemeyi gerektirmez. Kaldı ki bu işaret kullanımı hatasına zaman zaman ben de düşüyorum. Aslında şiir için kötü bir tuzak bu, keşke kullanmasak ama yapıyoruz.
vurdukça sır küpü odaların nasırlasmış öfkesi kıldan ince kılıçtan keskin köprülere s/alınır endam
"salınır endam" zaten olması gereken kullanımı bunu belirtmiştim yorumumda ama alınır endam kullanımında
vurdukça sır küpü odaların nasırlasmış öfkesi kıldan ince kılıçtan keskin köprülere alınır endam ???
bu gerçekten sizin açıklamanız gibi mi? yani bu endama yazık olur mu ? alınan kim ? alınılan konu ne ? öfke endam taşır mı ? ya da köprülere alınacak olan endam neye ait ?
kardelen kullanımı, özelliğinden dolayı sık rastlanılan bir şiir gerçekten hüznü ve yalnızlığı en iyi temsil eden nilüferden sonra ikinci çiçektir bana göre.
şiir size göre nitelik barındırabilir ben bu kısmında zaten olamam.
Yandaşlık konusu şiirdeki amaç ve araç duruşla ilintilidir bunun detaylarını az çok ihtimallerle tahmin edebilirsiniz siz de. Hasan bey sağolsun kendince açıklamalarını yapmış, keza siz de. Keşke her şiirin altında bu tip yazışmalar görebilsek.
Yavuz abi, şiirin her okurda ayrı anlamlar uyandırması elbette şiirin zenginliğidir; zaten herkes aynı şeyi anlasa şiirlikten çıkar. Bunda hemfikiriz zaten. Kaldı ki yıllardır şiir eleştirilerinde ne tür bir duruş sergilediğimi bilirsin. Yazılan her harfi önemserim. Bu düşüncem ve diğerleri de asla ve asla şiir sahipleri olmamıştır ya da diğer ikinci şahıslar. Önemsemesem zaten oturup zaman harcamam okur geçerim. Sude Hanımı da daha önceleri rast geldikçe okuyan biri olarak elime sopa alıp eleştiride bulunmadım. Bazı arkadaşlar özelden traji-komik mesajlar atmış da :)
İmge,imla, betimleme gibi örtülü şiirler zaten aklı zorlayan şiirlerdir ve en çok da beğendiğim hatta bazı isimlerin imrendiğim şiir türüdür ama anlam bozuklukları şiiri örtülü şiir yapmaz.
ekranın azizliğine mi uğruyorum anlamadım şimdi ; aç an / açan ?
Yetimdir. kendisiyle aynı dönemde açan ve yandaş olan fazla çiçek yoktur. Sude de " yetim ağzı büyüyen kardelen" derken bende bu çağrışımı yaptı demişsiniz. Tırnakla belirtilen dizede sorun yok ilk girişte "açmak" tan bahsedilmiyor ki ! AÇ an diye ayrı kullanılmış. avuçlarıma neyi açıp anması gerekir boşluğunda kalıyor o zaman okur.
/ iki anlamlılık derken iki anlamı yüklemek o dizede başka düzenlemeyi gerektirmez. Kaldı ki bu işaret kullanımı hatasına zaman zaman ben de düşüyorum. Aslında şiir için kötü bir tuzak bu, keşke kullanmasak ama yapıyoruz.
vurdukça sır küpü odaların nasırlasmış öfkesi kıldan ince kılıçtan keskin köprülere s/alınır endam
"salınır endam" zaten olması gereken kullanımı bunu belirtmiştim yorumumda ama alınır endam kullanımında
vurdukça sır küpü odaların nasırlasmış öfkesi kıldan ince kılıçtan keskin köprülere alınır endam ???
bu gerçekten sizin açıklamanız gibi mi? yani bu endama yazık olur mu ? alınan kim ? alınılan konu ne ? öfke endam taşır mı ? ya da köprülere alınacak olan endam neye ait ?
kardelen kullanımı, özelliğinden dolayı sık rastlanılan bir şiir gerçekten hüznü ve yalnızlığı en iyi temsil eden nilüferden sonra ikinci çiçektir bana göre.
şiir size göre nitelik barındırabilir ben bu kısmında zaten olamam.
Yandaşlık konusu şiirdeki amaç ve araç duruşla ilintilidir bunun detaylarını az çok ihtimallerle tahmin edebilirsiniz siz de. Hasan bey sağolsun kendince açıklamalarını yapmış, keza siz de. Keşke her şiirin altında bu tip yazışmalar görebilsek.
avuçlarımda aç ey zaman, yetim ağzı büyüyen bir kardelen var sürgünlere yollanan Burda yavruağzına bir gönderme var gibi. Şair tamamen farklı da düşünmüş olabi,lir tabi..
s/alınır endam..
Kıldan ince, kılıçtan kesin köprüllere s/alınır endam.. alınır çünkü suçlanmış, sürgün edilmiş, zoraki göndelirmiştir ve fakat giderken mağrurdur, yetim de büyümüşse, sürgüne ve ya ilmeğe gönderildiğinde mağrurdur.. İlmeğe diyorum çünkü sonra gelecek olan dar'da kalmak ile darağacında kalmak vurgulanmış olacak, böylece kopukmuş gibi algınan anlam bütünlüğünü sağlamış olacak..
ben'zine oturan imge.. ölümün gri.... ben zine oturan imge. Şair mem u zin efsanesini biliyor mu bilmiyorum ama ben biliyor diye kabul etmiştim okurken.. Velevki ölümün gri ben'zine olarak söylenmişse de bir ayıraca daha gerek vardı..ölümün gri ben'z'ine.. benine..diye..
Bir nefes uzağa yad'ız..burda bir ayırma sözkonusu çünkü özelden hareketle genele varmak istemiş şair. Hem kendisine ve kendisinde özel ve gizli bir özneye sesleniyor hem de bu seslenişi genele yaymak ulaştırmak için bir işarete ihtiyaç duymuş. Biraz kubistçe bir tutum sergileyen şaire kelimelri kırarak ilerlemiş olmasını yadırgamamak lazım bence. Ki Şairin tüm bu söylediklerimden haberi yoksa bile..
Kubsitçe ve kırararak dökerek dedik. Cansız varlıklara canlılara özgü hasletler yükleyerek ilerlemiş çünkü şair ve kendince söylediği kelimelerin birden fazla anlama gelmesini istemiş..
sevdanın kara çeşm'inde sayıklamlar kusur.. sevdanın kara çeşmini bir mağara olarak olarak algılayıp burada hezeyanların kusur olduğunu mu ifade etti,şayet öyleyse bir kere daha tebrik etmem gerekecek.."Sayıklamlar" burda bir harfin unutulduğunu düşünmüştüm, belki de yanılmışım:) Ve en sonunda, hezeyanlardan ve koparak, kendini aşarak çığlık atıp bu çığlıkları şiirlerle paylaşmanın gerekliliği/ gereksizliğine bir atıf var.. Kusmak kelimesi bana bu eylemin gereksizliğini ve fakat olmazsa olmazlılığını ifade ediyor gibi geldi. Zira şiir gereksiz bir uğraş bir bulantı ve fakat yazan bir şekilde kustuğundan rahatlamış olacaktır..
Aklın yeterince anlamlandıramadığı ve ifade edemediği gerçeklikler şiirle bir şekilde yarı somut bir duruma gelmiş olacak ki bu da aklı rahatlatmış olacak..Kusmazsan iyileşmezsin, çünkü hayat bazen zehirli bir yemek misalidir.. Kusmak lazım..
Şiir yazmzsam delireceğim diyor şair..
Patron işten atacak beni kessin:)
Hasan Tan tarafından 4/25/2010 7:13:34 PM zamanında düzenlenmiştir.
Siz bir okur olarak değerlendirip açıklamışsınız Hasan bey teşekkürler ama ben şairin kendi bakış açısını ve aktarımını algılamak istiyorum. Kaldı ki bir şiirin okur açıklamasındaki detaylandırmanızdan öte yaptırımla gelmiş bir yorum gibi geldi cevabınız ki dilerim yanılıyorumdur. Çünkü şiir yorumu okurdan okura değişir. Ben anlamsal boyuttan ziyade kullanım teknikleriyle alakalı düşünce ve sorularımı dile getirdim.Sizin bu anlamsal açıklamanız ikinci bir sestir sadece.
alınır endam diye bir şey olmaz... o dizelerle olmaz. ben'zine ise benzi olarak yazılır, benine ne alaka ? yâdız ve diğerlerinin kelime anlamlarını dize ifadelerini sormadım ayrım şekillerini dile getirdim.
şiir yazmış olmak için şiir yazacaksa DELİRİP ŞİİR yazmak en doğrudur. Çünkü şiir şairin sıyırma noktasında yırtılan duygudur. Bu nedenle Sude Nur hanımın bakış açısını öğrenmek isterim.
Siz bir okur olarak değerlendirip açıklamışsınız Hasan bey teşekkürler ama ben şairin kendi bakış açısını ve aktarımını algılamak istiyorum. Kaldı ki bir şiirin okur açıklamasındaki detaylandırmanızdan öte yaptırımla gelmiş bir yorum gibi geldi cevabınız ki dilerim yanılıyorumdur. Çünkü şiir yorumu okurdan okura değişir. Ben anlamsal boyuttan ziyade kullanım teknikleriyle alakalı düşünce ve sorularımı dile getirdim.Sizin bu anlamsal açıklamanız ikinci bir sestir sadece.
alınır endam diye bir şey olmaz... o dizelerle olmaz. ben'zine ise benzi olarak yazılır, benine ne alaka ? yâdız ve diğerlerinin kelime anlamlarını dize ifadelerini sormadım ayrım şekillerini dile getirdim.
şiir yazmış olmak için şiir yazacaksa DELİRİP ŞİİR yazmak en doğrudur. Çünkü şiir şairin sıyırma noktasında yırtılan duygudur. Bu nedenle Sude Nur hanımın bakış açısını öğrenmek isterim.
Türkçem ve algılamam ne kadar kıt kaldı şaşırdım böyle yorumları görünce... ki yıllardır kalemini bildiğim bir dost yürektir Sude Nur hanım.
şiirin girişi o kadar kopuk kalıyor ki ikinci kıtada çok güzel anlatımlar olduğu halde zincir baştan kopuk kaldığı için şiir havada parça parça sunulmuş kıtalardan ibaret gibi.
"aç an" aç zaman manasında mıdır ? ya da "anmak" manasında mıdır ?
avuçlarıma aç an yetim ağzı büyüyen kardelen
bu dize neyi ifade ediyor kıt algılamamla sordum sayın ; ?
avuçlarımda olsa belki bir an-ı yakalayabilirdim .
s/alınır endam
bu işaret öncesi ve sonrası kelimeler dizede farklı anlamları çağrıştırmak için kullanılır bildiğiniz gibi ama bu kullanımda gözden kaç ırılmaması gereken ise diğer kelimelerle oynanmadan anlamını değiştirmesiyle önem kazanır.
salınır endam eyvallah ama alınır endam ifade vermemekte, ifadeyi yükleyebilmek için bir üst dizede kelimeye ek alması gerekmektedir. imlâ kurallarını elbette bilmemek ya da kullanmamak kişisel alana girer ama değişik forumda görünmek adına internet karakterleri kullanmak şiire büyük haksızlık.
dar`da (darda kalmaksa yüklenilen mana bu ayrımın ifadesi ne ile ilgili ?) yad`ız ben`zine ( kök ayrımı ise benzi -benizden gelmekte değil mi ? neye göre böyle bir ayrım ?) çeşm`inde us`tam
sayıklam / sayıklamalar olarak kullanılır. Yetkinliğimiz olmadan farklılık adına kelimelerle bu şekilde oynamaya lüksümüz olmamalı.
sevgiler
Arzu Altınçiçek tarafından 4/25/2010 6:48:56 PM zamanında düzenlenmiştir.
galiba yermek daha kolay övmekten kusmak mide bulantisidir, okuyan da biziz yazan da, kusanlar disari lütfen...
(kaleminiz süper ama siire gönül verenleri üzmeyin olurmu ,insanlar bazen hastalikli da olsa ruhlarina ses ariyorlar ses veriyorlar,onlarla dizdize olmak hayata nefes vermektir biraz) ........ dedim...
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.