17
Yorum
4
Beğeni
0,0
Puan
3061
Okunma
Utanmayı öğrendim öğrendikçe susmayı
Sakat elin yaraya neşter atması gibi
Onurla kabul ettim sürünüp kan kusmayı
Kızıl suyun ateşe kafa tutması gibi
Ar saydım sadakatten sıyrılarak pusmayı
Utanmayı öğrendim öğrendikçe susmayı
Ağlamak farz oldu bak hırs bürümüş gözleri
Kardeşin öz kardeşe el olduğu gündeyiz
Nerden bildi atalar söylerken o sözleri
Damlaların birikip sel olduğu gündeyiz
Ne Allah korkusu var ne Peygamber izleri
Ağlamak farz oldu bak hırs bürümüş gözleri
Bir bilirsen uygula bin bilene danışma
Zihniyeti yayıldı hızla tüm kainata
Gördü isen görmez ol aman sakın konuşma
Kim bakar hadislere bugün rağbet bid’ata
Haramlar peşinde koş helâle hiç yanaşma
Bir bilirsen uygula bin bilene danışma
Utanmayı öğrendim öğrendikçe gerçeği
Çerçinin âmâlara ayna satması gibi
Yazık ki çağ riyanın ve küfrün altın çağı
Aşçının pişmiş aşa bol su katması gibi
Şeytan tüm nefislere dayamış kör bıçağı
Utanmayı öğrendim öğrendikçe gerçeği
Dışı olgun içi boş meyvedir devr-i âlem
Yemeden anlaşılmaz ne kokusu ne tadı
Taşınmaz oldu bugün yürekte cevr-i âlem
Olmaz olsun düzeni yerle bir olsun adı
Kahpe eller içinde çırpınır fevri âlem
Böyle mi istedi Hak böyle mi yazdı kalem
Dışı olgun içi boş meyvedir devr-i âlem
FİLİZ 2010
KOCAELİ
Şiirime sesiyle güzellik katan değerli abime çok teşekkürler