14
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1786
Okunma

Güneş perdesini çekince sevgilerin üzerine
Ağladı çocuklar korkarak.
Elleri ceplerinde, geç olmadan uyudu dünya.
Kayboldu gizemi,özeli, kırılıp düşüyor gözleri
Gece karanlığında kedilerin ayak izleri gibi
Hayat.
Sulara dalmış kirinden arınmaya çalışan ruh
Koşar adım kaçıyor bedeni.
İlk adımıyla son ayak sürmesi arası…
Düzen düşkünü kadın, yine kaldırmış her şeyi
Dilinin namlusundan sövgüler kurşun hızı
Beylerbeyi oyuna dalıyor berduş misali
Dokuz nefsinle sarmaş dolaş
Hey hat…
Dışarısı soğuk ,ayaz zemheri kış
Cam boşluklarından süzüldükçe
Yenik düştü kadın
Kadınca hislerine diren yemiş kalbi
Avuçlarında
Konu komşu kapı önünde şeker tepsisi
Çocuk geceyi kıskanıp çekti ses perdesini.
Dilini mühürledi, gözleri bataklık çamuru
Ademden kalma…
Hıncına yıldızlar sar
Bir cenin kadar ölü …
Yağmur kadar bereketliydi sunulanlar
Toprak gibi veren,
Anne gibi inci mercandı yürekler
Soy sop kadar devamlı yedi renk ışık
Tevekkül ile in ihanet kadar son merasimi
Sabrın sonuna bağlandı, sevgiler sevgililer
Ademe sadık kaldı, yürek milattan eski ayaklarla
Kurtuluş yürüyüşün adımlarında fethettik,
Aynı nefisle savaş…
Özün kaşına gözüne varış.
5.0
100% (10)