3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1480
Okunma
bilmiyorlar / rüzgarın yapraklarda ne bulduğunu
arıların sömürgeci ayaklarıdır bahar
güzel kokular olmaktadır / çiçeklerin şehvet fabrikalarında...
hüzün ara sıra uğramaktadır
birbirini fazla tanıyanların sözsüz sohbetleri geçiyor aramızda
git demiyorum / ama anlıyor
gidecek yerim olsun diye bekliyorum
diyemiyor
galiba mahçup biraz / bana karşı
hep ben geliyorum / sen de uğra aklına eser de...
diyemiyor
yalnızlığıma diş geçirenlere sunduğum
misafirperver öfkelerim
ve bir yudum çay ıslatıyor hüznün ses tellerini
usta yalnızlığım
bırakma peşimi
bir yudum hava almaya çıksan
sandalyene hüzün tünüyor
bilmiyorlar / geminin denizlerde ne bulduğunu
deniz / ayak izleri bırakmayan bir kayboluştur
gece kundaklanınca
pusuya düşünce
bırakma peşimi
usta yalnızlığım
uykum kaçıyor ayak seslerin uzaklaştıkça
kesif soluğunu ensemde doğur
zemheri sisler çatlat tohumundan
beni tekil bırakma ne olur...
bu suratına tükürdüğüm hüzün / olur olmaz gelmesin
anlatın onu günahım kadar sevmediğimi
anne / babam hangi gün ölmüştü
neden bana söylemedin
söyleyin o haylaza...bu sefer / peşimden gelmesin...
dediğini
baba... ilk kez sözünü dinliyorum
ama hiç olmazsa ben seni sevmiştim
baba...beni hiç kimse sevmiyor
Cemil KURT