1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
842
Okunma
Oysa ki ne umutlarla gelmiştim buralara
Teslim olmamıştım ben aramızda ki dağlara
Nasıl da aşmıştım onları yorulmadan
Nasıl savaşmıştım o taşlarla
Üşümemiştim,
Gece üstüme pus gibi çökerken bolu dağının ayazında
Yorulmamıştım,
Sakarya ovasını emin adımlarla geçerken
Fırtına karadenizi öfkelendirip bir inci şehri yutarken
Yağmur suları memleketimin taşını toprağını yerinden sökerken
Gücü yetmemişti
Gönül bahçeme ektiğim umut tohumlarını yerinden sökmeye
Memleketimden ayrılırken
Ana baba hasreti de koymamıştı bana
Yüreğimin hasret acısı için ayırdığı hüzün kısmını
Senin hasretin doldurmuştu çünkü
Aramızda ki engelleri tek tek,bir duvar misali aşarken
Attığım her adımda biraz daha yaklaşıyordum sana
Sana yakın olmanın ve seni görebilmenin mutluluğu
Sarmıştı gönlümde ki hicran yarasını
Az geldi bolu dağının ayazı
Sakarya ovası yetmedi sana yürüyen ayaklarımı yormaya
Yetmedi o dağların yamacı
Az geldi o deli fırtına
Yetmedi hiç biri bizi ayırmaya
Onlar yetmedi ama
Teslim olduk biz saçma sapan kurallara
Zorundaydık biraz da
Tam elini sım sıkı tutup boynuna sarılıcakken
Bir duvar örüldü aramıza
Saçma sapan kurallardan örülmüş bir duvar
Bir tarafında sen bir tarafında ben.
Aramızda bir duvar,hasret ve sevda.....
5.0
100% (1)