6
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
2585
Okunma

Yollanmayan Mektuplar
Canım benim,
Sen gittiğinden beri
Her gün daha bir zor,
ama. şimdi sana sızlanmayacağım,
Gecenin siyahına sığınıp
Uzak yıldızlara ağlayacağım
İlk dansımızı hatırlıyormusun
Masada sadece biz kalmıştık
ve şöyle bir bakışıp
O unutulmaz dansa kalkmıştık
Günler sonra, sormuştun sen;
"Ne hissettin dans ederken"
Seninle dans etmek
"Bulutların üzerinde şiir yazmak gibi
Kalbimde bir mabed kazmak gibi"
dediğimde,
ve sen bu cevapla sendelediğinde
Bana aşık olduğunu anlamıştım
ve ölümsüz bir aşk sanmıştım.
İşe geç kalma diye
Sabahları telefon açar
Uyandırırdım seni,
Hınzırca,
"kalktınmı" derdim sana
"kalkmadıysam nasıl konuşurum"
der, takılırdın sende bana
Bilmem ki şimdi sabahları,
Uyandıran varmı seni,
Bari, şakada yapıyor mu?
Sabah sabah benim gibi
Bense hala,
Her yediyi beş geçe
Seni düşünüyorum
Çaresiz ve sessizce..
İyice tuhaf oldum bir bilsen
Gülmezsen bak ne söyleyeceğim
Bizim mahalleyi hatırlıyormusun?
Arkadaşlar balığa çağırdı dün
Aksilik tam da üzerimde
Takım elbise olduğu gün
Neden bilmem
Öylece gittim işte,
Elimde çapari
ve aklım seninle uçarı,
Bir çok kez o ince misina
Dolandı durdu mavi gravatıma
Bizim çocuklar
Halime çok güldüler,
Tuttuğumuz balıklar bile
Sanırım gülmekten öldüler.
Ne yapayım bir tanem
Sen olmayınca böyle işte.
Bakma sen bu yazdıklarıma
Beni bir görmelisin dışarıda
Mahallenin Ustra Kemal’i gibiyim
Bana sormadan,
Kız istemeye gelemezler
Hatta İzin vermezsem
Gençler maça bile gidemezler,
İnandın mı yoksa?
Yok be canım hepsi şaka,
Elaleme güçlü görünmeye
Çalışıyorum işte,
ve sonra ağlıyorum
her akşam eve girişte
Ah be gülüm, nasıl ayrıldık
ve nasıl unuttun beni, böyle..
Bu aklımdan çıkmayanlar
senin için neydi ? Söyle..
Biliyorum anladım artık,
Sevmekten vazgeçmeliyim
Ben bu aşkı,
Kalbime kazdığım
O mabede gömmeliyim.
Muzaffer Alper
5.0
100% (6)