46
Yorum
3
Beğeni
4,6
Puan
2469
Okunma


mistik bir hava vardı gecede belli belirsiz
inceden inceye sızı yerleşmeye müsaitti
silmek isterken gecenin gözlerini eksiksiz
terki olmayan bakir suskunluklarımda
siz hüzünler geç kalmayı bilmez misiniz?...
martıların çığlıkları gecenin sessizliğini bozuyordu
rüzgâr nihavent bir parçayı terennüm ediyordu
ben mi? hiç sorma be usta!
yalnızlığımın elinden tutuyordum sıkıca
nihayetsiz bekleyişlerin hüküm sürdüğü
ağustos kırıntılarında…
çıldırtsa da yalnızlık, zıvanadan çıksam da
bahara, vuslat bir başka bahara kaldı be usta!
ne denize doyduk ne de sevgiliye
yaz’dı ama hiçbirşey yazmadı bizden yana
limon sarısı düşler ve buruk gülüşler
kalan bize geriye…
Özlem/27agustos2009
Şiirimi güne lâyık gören seçici kurula ve yorumlarıyla daha da anlamlandıran gönül dostlarıma teşekkür ederim..
5.0
84% (16)
4.0
5% (1)
3.0
5% (1)
1.0
5% (1)