32
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
2315
Okunma

Neden bukadar çok nokta mı?
Zamanın öncesi, sevmenin sonrası ...
Çatı altlarına saklardık öfkemizi
Nikotinsiz bedenimizi
Hakim kılcallarımıza...
Basardı topuğu çivili cümleler ayağımıza
Titredi balımızdan telimiz.
Sırça köşklerimizin camları batardı yüreğimize
Söyleyemezdik edebimizden , içimizdekileri.
(( Yasal Değildi belki Sevmelerimiz..
Ama Satılık Hiç Değil ! ))
Yaralıydı güvercinimiz
Manifesto veren kaptanı yorgundu kalbimizin
Emperyalizmin eşiğinde
Yanıyordu içimizdeki adres.
Yüreklerimizin kuvvetinde
Güçle yakıyor, yanmakla kanatlanıyordu
Maviden çıkıp
Beyaza düşen güvercinimiz.
Derken..
Rıhtımlar boyu pedal çevirdi
Yoruldu gençliğimiz !
Ve biz büyüdük...
Büyürken,
Vakitsiz susuşlarda biten;
Dili lâl gecelerin,
Yüreğe harman
Toprağa bereket
Sağanağa dost çığlığı olmayı bildik
Uçlarında uçurum kokan adamlar
Kıyıları kurşunlanmış adalar,
Ve Dizelerin urganında incelen
Birer ölüm olmayı öğrendik...
Bizler sadece sevdik !
Anamızı , bacımızı, babamızı,
Vatanımızı , Bayrağımızı , İmanımızı
Ötesinde Yar dediğimiz Kanımızı.
Tek suçumuz sevmekti.
Diğerleri Sevmekle Geldi...................
/2009 AğstS/
5.0
100% (13)