9
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1383
Okunma
siyahın renginde gülü bıraktım
beyazı görmez gözüm
sırra kadem basmış
kudretin kalemi
yol açmaz bana
kayıp bir şehir taşıyorum
anahtarı yok tarifsiz boşluğumun
ışığı sönmüş
ay tanesi düşlerimde
yarını olmaz gelen günlerin
çarpı atılmış umutlarıma
çoktan geçilmiş ruhun kalesinden
eseri yok kül rengine boyanmış nefesin
nazara geliyor
tapılası sevdiğim hayatın rengi
çılgına çeviriyor aklımı
zamanın bıraktığı zamansızlık
bir merdiven boşluğu yaratılmış
yüreğimin derinliklerinde
sahipsiz hissediyorum yalnızlığımı
kayıp şehirde aranırken
ağlayan yanımın nedir istediği
çözümsüz sorularda kalıyorum
kaç cephede savaş vereceğim
kaç geceyi gündüze taşırken
günaha gireceğim
avuçlarımın arasında
yüzümün masumiyeti
şeytanın ellerinde kalırken
ben hangi gelecekle avunacağım
dirhemine bile razıyım sevginin
yeter ki açsın sarmaşık
dolasın boynuma ellerini
tutkuyla sarsın bütün bedenimi
çığlığını atsın tenimin her noktasında
adı ne olursa aşk olmuş dost olmuş
ne fark eder uğraması yeter yalnızlığıma
serzenişim sevilme arzusundan yok sayılmış
gönlüme güz mektubunu yazan Tanrıma olsun
ağlayan yanlarımı kapat ne olur
ya da benden kaçır bu tesellisiz duruşları
vuslata sakla alacaklarını
nasılsa bu yükü bir gün vermeyecek miyim sana
adı aşk olsun yaşadığım her günün hatırası
bahar olsun ömrümün kış ile güz arası
benimde gülsün benimde gülsün gözümün karası
07-07-2009
5.0
100% (5)