2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1141
Okunma
Camların uğuldarsa birgün,
en deli akşamlara yüzünü dön...
Esiyorumdur lodostan karayelden poyrazdan...
Bir şairin yalnızlığını,
ayı güneşi yıldızı,
ve kızıl ağaçların yapraklarını getiriyorumdur sana,
esarette özlenen güneşi biraz olsun anla diye...
Sessiz haykırışlar duyarsan birgün,
siyah göğe doğru başını kaldır...
Haykırıyorumdur ağrıdan erciyesten torostan...
Kabir azabımı,babamın hasretini,sabahı unutulan geceleri getiriyorumdur sana...
Suya hasret toprağı biraz olsun anla diye...
İçinde yangınlar olursa birgün,
pencerenden çok uzaklara bak....
ağlıyorumdur en çocuk yerimden...
Umudu olmayan yarınları,
yaşayamadığım cennet sabahları,
ve yokluğunun göğsümdeki ateşini getiriyorumdur sana...
Eceli gelen hastayı biraz osun anla diye...
Öldüğümü duyarsan birgün...
( ki birgün muhakkak öleceğim )
Bulutlara bak yaşlı gözlerle...
Görüyorumdur seni en acı yerden...
Zemheririn soğuğunu,
ateşin sıcağını,
ve isyan eden bir yüreği getiriyorumdur sana...
İçimde kalan sevdanı birazda olsa anla diye...
Ben hiç unutmadım...sen hergün yeniden unut diye....