Okuduğunuz
şiir
19.4.2009 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
Meyhaneci...
Bu akşam ilk defa düştüm buraya. Bana da bir masa kur meyhaneci. İçkimiz bitmesin ayır zulaya. Hemen soru sorma dur meyhaneci.
Saadete açım, kedere tokum. Bir türlü hedefe varmıyor okum Belki de hayatta seneye yokum. Bu sevda içimde ur meyhaneci.
Ne olacak bilmem bu benim halim. Ağır sevda yüküm taşımaz belim. Ben böyle hayattan memnun değilim. Bundan böyle gülmem zor meyhaneci
Hep azar işittim yarin dilinden. Koklatmadı bana gonca gülünden. Neler çektim neler onun elinden. Şimdi anlatayım sor meyhaneci.
Nasıl oldu bilmem kendimden geçtim. Unutmuşum onu ben çok mu içtim? Bu akşam seni ben, sırdaşım seçtim. Şerefine kadeh vur meyhaneci.
Bundan böyle artık sevda güdemem. Sevsemde güzeli sev beni demem. Sevenim olsa da mutlu edemem. Yanmış bu yüreğim kor meyhaneci.
Her gün afyonladı, her gün hapladı. Deldi yüreğimi hançer sapladı. Şimdi her yanımı acı kapladı. Dur deşme yaramı sar meyhaneci.
Gelen giden vurdu kime ne diyem Zincire vurdular bitmedi çilem. Yemin ettim artık bir daha sevmem. Sakın görme beni hor meyhaneci.
Sil gözyaşlarını ağlama değmez. Nasıl yaşıyorum hiç aklın ermez. Mutluluktan yana umut yeşermez. Yandı içim dışım har meyhaneci.
Prangalar vurdu ayaklarımı. Gözyaşları çizdi yanaklarımı. Kesti dallarımı, budaklarımı. Çok vefasız çıktı yar meyhaneci.
Hangi telden çalsan neşeme yetmez. Hiç bir şarkı beni teselli etmez. Ne kadar anlatsam acılar bitmez. İçimde sancılar var meyhaneci.
Süleyman Göktekin
Paylaş:
1 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Süleyman Bey çok başarılı bir çalışma, Beğeniyle okudum. Ayrıca herkesçe bilinen Bekir Sıtkı Erdoğan'ın HANCI şiirini çağrıştırdı. Çok güzeldi çok. Yüreğinize sağlık. Selam ve saygılarımla.
Hangi telden çalsan, saadete yetmez. Hiç bir şarkı beni, teselli etmez. Ne kadar anlatsam, acılar bitmez. İçimde sancılar, var meyhaneci. şiiri üç kez okudum doyamadı harka bir dert yanış ne diyeyim haariiikaaa ellerinize ve yüreğinize sağlık
Bir beyit veya bir dörtlük çok büyük anlamlar ifade edebilir...Bu şairin amacına ve işleyiş kalitesine göre değişir.Bu şiir söylemleriyle hepimizin yıllardır alıştığı ,özgünlüğü olmayan bir şiir.Bir çok yorumcunun dile getirdiği gibi yer yer teknik hatalar da mevcuttur.Özellikle zaman düşülen imla hataları ve hece sayılarındaki tutarsızlık ritmi aksatmaktadır.Bunların dışında duygu olarak içtenliğini açıkca ortaya koymuş bir şiirdir ancak yetmez...Ama duygusunu ve şeklini bu kadar taşımış olması bile var olan bir yeteneğin göstergesidir.Değerli şaire nice çalışmalarında başarılar diliyorum.
Değerli yorumlarınız için teşekkür ederim..Yavuz Doğan benim çok takdr ettiğim değerli bir üstadımdır.. Biz daha şair değiliz..Öğreneceğimiz çok şeyler var daha..Cevap yazmamı istemişsiniz Eleştirilerine.. Elbette yazacağım..Sabah işe gittim ve yeni geldim..Siz dahil son 9 yorumu yeni okudum...
Değerli yorumlarınız için teşekkür ederim..Yavuz Doğan benim çok takdr ettiğim değerli bir üstadımdır.. Biz daha şair değiliz..Öğreneceğimiz çok şeyler var daha..Cevap yazmamı istemişsiniz Eleştirilerine.. Elbette yazacağım..Sabah işe gittim ve yeni geldim..Siz dahil son 9 yorumu yeni okudum...
öncelikle tebrik ederim sizi.Ama dikkat ettim hep sizi tebrik edenlere yorum yazmışsınız eleştirenlere bir cevabınız olmamış bu yaklaşımınız beni üzdü.Unutmayın eleştiri doğruya güzele davettir genel olarak bakıldığında başarılı bir şiir bundan hiç şüpheniz olmasın ancak Yavuz Doğan isimli dostumuzun söylediklerine bir yotum yapmanızı beklereim çünkü şiirniz üzerinde çok ciddi tespit ve yorumları var sizin şiirnize emek harcamış zaman harcamış en azından birkaç kelimeyle dostumuza verecek cevabınız vardır diye düşüyorum. Sevgi, saygı ve dua ile...
Bundan böyle artık, sevda güdemem. Sevsemde güzeli, sev beni demem. Sevenim olsa da, mutlu edemem. Yanmış bu yüreğim, kor meyhaneci. ................................ Seçkiye tebrikler, beğenerek okudum, saygılarımla...
öncelikle tebrik ederim sizi.Ama dikkat ettim hep sizi tebrik edenlere yorum yazmışsınız eleştirenlere bir cevabınız olmamış bu yaklaşımınız beni üzdü.Unutmayın eleştiri doğruya güzele davettir genel olarak bakıldığında başarılı bir şiir bundan hiç şüpheniz olmasın ancak Yavuz Doğan isimli dostumuzun söylediklerine bir yotum yapmanızı beklereim çünkü şiirniz üzerinde çok ciddi tespit ve yorumları var sizin şiirnize emek harcamış zaman harcamış en azından birkaç kelimeyle dostumuza verecek cevabınız vardır diye düşüyorum. Sevgi, saygı ve dua ile...
öncelikle tebrik ederim sizi.Ama dikkat ettim hep sizi tebrik edenlere yorum yazmışsınız eleştirenlere bir cevabınız olmamış bu yaklaşımınız beni üzdü.Unutmayın eleştiri doğruya güzele davettir genel olarak bakıldığında başarılı bir şiir bundan hiç şüpheniz olmasın ancak Yavuz Doğan isimli dostumuzun söylediklerine bir yotum yapmanızı beklereim çünkü şiirniz üzerinde çok ciddi tespit ve yorumları var sizin şiirnize emek harcamış zaman harcamış en azından birkaç kelimeyle dostumuza verecek cevabınız vardır diye düşüyorum. Sevgi, saygı ve dua ile...
Öncelikle, şiirin kurdelesini, şairin keyfini paylaşıyorum.
Şairi, çok daha güzel şiirleriyle aynı yerde göreceğimden hiç şüphem yok.
Ancak, iyi niyetinize olan inancım ve şiire olan saygım sebebiyle biraz irdelemek istiyorum şiiri.
Şiir sanatında sıklıkla kullanılan, dert dökmek adına adres kabul edilen noktalardan biridir meyhaneci.
Çok sık kullanılmış olmasına rağmen, başarılı uygulamaları hâlâ mevcut ve bu şiir de başarılı sayılabilecek bir şiir.
Ama, hece şiirlerinin belli kuralları vardır, olmazsa olmazdır üstelik.. Ve sırf bu olmazsa olmazlar sebebiyle zorlamalar yaşanır çoğu kez; çoğu kez, “hece şiiri duyguyu kalıba sokuyor” cümlesi duyulur eleştirilerde.
Bazı noktalarda haklıdır da bu eleştiriler..
Şiir, eğer 3 kıtaysa, 3 kıtada bitirilmelidir. ( Kafiye ve ayak uyumu ne kadar müsait olursa olsun. )
“Sakın görme beni, hor meyhaneci.” ile biten kıtada, sanki bu zorlama var gibi..
Her mısra sonuna konuşlandırılmış noktalar ve altıncı heceden sonra, ayağı vurgulamak adına yerleştirilmiş virgüllerse, teknik anlamda hatadır.
Şiirin her mısrasını bir cümle kabul etmek ve ayakların yerlerini belli etmek adına virgüllerle belirginleştirmek, şiire faydadan çok zarar getirir.
Henüz şiirin ilk satırında, “Bu akşam ilk defa, düştüm buraya.” cümlesinde de görülebileceği gibi, yersiz duraklamalara sebebiyet verir virgül.
Şiir, 11’li hece ölçüsüyle yazılmış ve “Hangi telden çalsan, saadete yetmez.” satırı dışında, kurala uyulmuş. Ama, bahsi geçen satırdaki “saadet” kelimesi hecenin ölçüsünü bozmuş.
Aynı hataya, büyük şair Cemal Safi de “Sende Kalmış” isimli şiirinde “Allah’ım düşürmesin düşmanımı bu zaafa” satırıyla düşmüştür ve bu kadar büyük bir şairin böyle bir hataya nasıl düştüğünü hâlâ almaz aklım.
Ayrıca, kafiye konusunda çeşitli yorumlar okudum aşağıda..
Kafiye, ( neden olduğunu anlamadığım bir biçimde ) sürekli kökte aranır oldu son yıllarda.
Oysa kafiye, mısra sonlarındaki ses benzerliğidir ve kelimelerden herhangi biri kök ya da gövde, diğeri ek almış haldeyse ve kelimeleşmişse, yani mısra sonlarındaki ses benzerlikleri farklı biçimlerde uygulanmışsa, bahsettiğiniz şekilde aranmaz.
“Yumurta ve unutma” kelimeleri kafiyelidir ( hiç bu şekilde kafiyelerle şiir yazmadım ve yazmayacağım ) ve dikkat edilirse, “Yumurta” kelimenin ek almamış halidir, “Unutma” kelimesi ise “Unut” kelimesinden türemiştir. Ancak mısra sonlarındaki benzerlikler, redif dışı ses benzerlikleri olduğu için “a” harfleri yarım kafiye kabul edilir.
Aynı kelimeler bir de “tutma” kafiyesi eklediğimizde, “unut” ve “tut” arasındaki tam kafiye, “yumurta” kelimesi sebebiyle, redif kuralından sıyrılır ve “a” harfleri yarım kafiye olarak kabul edilir.
Çeşitli edebiyatçıların çeşitli değerlendirmeleri olsa da, kural budur ve şair , aslında ( bazı kelimeler hariç ) kafiyeleri doğru kullanmıştır.
Bana kalırsa, kafiyeli ve heceli şiir yazan şair, bu ve benzeri kafiyeleri ( şiiri zenginleştirmek adına ) kullanmamalıdır ama kullanan şair de yanlış yazdı kabul edilmemelidir.
Daha da açmam gerekirse,
“Sil gözyaşlarını, ağlama değmez. Nasıl yaşıyorum, hiç aklın ermez. Mutluluktan yana, umut yeşermez. Yandı içim dışım, har meyhaneci.”
Kıtasında, sadece rediften yararlanılmıştır.
Mısra sonlarındaki “-mez” ekleri, fiilin olumsuzluk son ekidir ve her satırda aynı anlamda kullanılmıştır. Bu sebeple redif kabul edilir ve kafiye hatasıdır.
Aynı şekilde, aşağıdaki kıtada da “-um” son eki, birinci tekil şahıs eki olan “-m” ekinin “u” kaynaştırma harfiyle kullanılmış halidir ve rediftir.
“Ben de bir insanım, bende bir kulum. Mutluluk tatmadan, geliyor sonum. Belki de hayatta, seneye yokum. Bu sevda içimde, ur meyhaneci.”
Ama,
“Ne olacak bilmem, bu benim halim. Ağır sevda yüküm, taşımaz belim. Ben böyle hayattan, memnun değilim. Bundan böyle gülmem, zor meyhaneci”
kıtasında, “hal-im” ve “bel-im” kelimeleri, yine birinci tekil şahıs iyelik ekiyle oluşturulmuşken, “değilim” kelimesi redif kuralını bozar ve “im”’ler kafiye olarak kabul edilir..
Bu kuralı netleştirmek için, kelimeye sorulacak soru yeterlidir.
“Kimin hali?” ve “Kimin beli?” sorusu, “Benim” öznesini gizleyerek “halim” ve “belim” olarak cevaplanır.
Ama, “değilim” kelimesine sorulacak soru “kimin?” sorusu değildir.
Ayrıca, şiirde cömertçe harcanmış “nokta” işaretinin, bu kıtanın sonunda kullanılmamış oluşu, aceleyle yazılmış izlenimi bıraktı bende..
Özetle, üzerinde biraz daha çalışılsaymış çok daha güzel bir şiir çıkacakmış aslında.
Kötü şiir değil belki ama hatalarından arındırılması gereken güzel bir şiir olarak değerlendiriyorum ben.
Hocam size çok teşekkür ediyorum.. Eleştirilerinden çok yararlanacağım..Sizi bir başka siteden tanıyorum.. Çok güzel, harika hece şiirlerinizi okudum..Biz henüz şair olamadık hocam..Bilgi eksiklğim çok..Siz ve sizin gibi değerli hocalarımızın eleştirileri ile bu eksiklğimizi gidereceğimi sanıyorum...
Hece şiirinde kurallara uymak her ne kadar olmazsa olmazlardansa da ben daha çok duyguyu ön plana alıyorum..Zorlandığım yerlerde duyguyu ön plana alıyorum...Bu da benim düşüncem..Doğru mu yanlış mı tartışlır lakin fikrim değişmez..
Sevgiyle kal hocam...Eleştirileriniz benim için çok önemli bir bilgi kaynağı olacak..Esen kıalın....
hece şiirlerinin şekil ve tekniği ile ilgili tamamına katıldığım güzel bir değerlendirme.
bunlardan şiir adına yararlanmamız gerekir.
güne şiir düştüğünde şair şiirinden arındırılmış ve şiir yorum ve eleştirilere teslim edilmiş sayılır. şiir sahibi, bilgilendirici her yorumu hoş karşılamalıdır.
Yavuz kardeşimizin şiire harcadığı zamana bir okur olarak şahsım adına teşekkür ediyorum.
Hocam size çok teşekkür ediyorum.. Eleştirilerinden çok yararlanacağım..Sizi bir başka siteden tanıyorum.. Çok güzel, harika hece şiirlerinizi okudum..Biz henüz şair olamadık hocam..Bilgi eksiklğim çok..Siz ve sizin gibi değerli hocalarımızın eleştirileri ile bu eksiklğimizi gidereceğimi sanıyorum...
Hece şiirinde kurallara uymak her ne kadar olmazsa olmazlardansa da ben daha çok duyguyu ön plana alıyorum..Zorlandığım yerlerde duyguyu ön plana alıyorum...Bu da benim düşüncem..Doğru mu yanlış mı tartışlır lakin fikrim değişmez..
Sevgiyle kal hocam...Eleştirileriniz benim için çok önemli bir bilgi kaynağı olacak..Esen kıalın....
hece şiirlerinin şekil ve tekniği ile ilgili tamamına katıldığım güzel bir değerlendirme.
bunlardan şiir adına yararlanmamız gerekir.
güne şiir düştüğünde şair şiirinden arındırılmış ve şiir yorum ve eleştirilere teslim edilmiş sayılır. şiir sahibi, bilgilendirici her yorumu hoş karşılamalıdır.
Yavuz kardeşimizin şiire harcadığı zamana bir okur olarak şahsım adına teşekkür ediyorum.
tebrikler harika şiire kutlarım yazan kalemi yüreği daim olsun
Hangi telden çalsan, saadete yetmez. lakin bu satırda 6 +5 kuralı bozulmuş 6+6 olmuş gözden kaçmıştır sanırım şiire olan saygım adına yazmadan geçemedim bağışlayın üstad
bazı özel nedenlerden dolayı okumakta geç kaldım ama, aldığı ödülleri görünce adınıza sevindim. gerçekten mükemmel bir şiirolmuş. tebrik eder devamını dilerim.
Prangalar vurdu, ayaklarımı. Gözyaşları çizdi, yanaklarımı. Kesti dallarımı, budaklarımı. Çok vefasız çıktı, yar meyhaneci.
Hangi telden çalsan, saadete yetmez. Hiç bir şarkı beni, teselli etmez. Ne kadar anlatsam, acılar bitmez. İçimde sancılar, var meyhaneci. ne hüzünlü yürek burkan dizeler yürekten kutlarım...saygılarımla...
Sevdim seni biraz sokul be saki Sırrımı söyleme, arkadaşlık baki Ne selam ne haber salmazsam taki Gözümdeki yaşlar, kar meyhaneci...................Güzel şiirinize bir kuble atıverdim. Affola....
Bir dertleşme gelmiş yürekten... Umarsız diğer yarıya serzeniş...... Harika nakışlanmış gergefine şiiriniz. Güzel şiirinizi ve yazan yüreğinizi kutluyorum. kaleminiz susmasın. Saygılarımla.
Prangalar vurdu, ayaklarımı. Gözyaşları çizdi, yanaklarımı. Kesti dallarımı, budaklarımı. Çok vefasız çıktı, yar meyhaneci.
Hangi telden çalsan, saadete yetmez. Hiç bir şarkı beni, teselli etmez. Ne kadar anlatsam, acılar bitmez. İçimde sancılar, var meyhaneci. ........................... Fon müzik,seslendirme ve şiir güzel olmuşlar Kutlarım efendim
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.