5
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
1844
Okunma

G Ü L Ü M S E R
On bir’imi devirip, on iki’me girmiştim
İlkokul’u bitirip, Orta bir’e geçmiştim.
Harçlık biriktirerek “PENTHOUSE” aldım bir gün
Suçüstü yakalandım, oldum sokağa sürgün.
Anam, maşayla dövmüş, zırlıyordum sokakta
Sardı beni koynuna; Esmer tatlısı güzel !..
Bir an nefessiz koydu o, taş gibi göğüsler
Hiç aklımdan çıkmadı o gün, bu gün GÜLÜMSER !
O, sarmaşma sonrası bana bir şeyler oldu
Nasıl desem ki size, az birazcık kişisel !..
Bir anlam veremedim durdu sanırım kalbim
Benden on yaş büyüktü; Komşu kızı GÜLÜMSER.
Her gün karşılaşırdık. O, şehlâ gözleriyle
Saçını yana atıp, bana bakıp gülümser
Ordan, burdan okşayıp, öperdi yanağımdan
“Benim, küçük aşkımsın” derdi, bana GÜLÜMSER.
Kâh elimden tutarak, kâh koynuna sararak
Şekerlerle kandırır, benle bakkala gider;
“Günahını alarak, oynaşırdı...” diyemem
“Bıyıklı abilerle konuşurdu GÜLÜMSER.”
Süslenip, giyinince tek o’na yakışırdı
Japone kol blûzlar, uzun yırtmaç etekler
Çıkıp ta mahalleye salınışı yeterdi
“Mavi boncuk dağıtır...” sakız çiğner… GÜLÜMSER.
Yanağında tek gamze, gerdan da üç ben vardı
Dönüp, dönüp bakardı ilk göz göze gelenler
Kimisi hastanede, kimi mahpuslardaydı
Çok gencin hayatını felç etmişti GÜLÜMSER.
Yanık bir sesi vardı, “İntizar’ı” söylerdi
Bir şarkısı vardı ki; Benim aklım ermezdi
O şarkıyı söylerken ağlatırdı herkes’i
Kendisi de ağlardı “Fındık kurdu” GÜLÜMSER.
“Aşkın gözü kördü” ya !.. Önce komşular gördü
Neler, neler dediler... Oğlanın adı; YÜKSEL !...
Ve... kader ağlarını örümcek gibi ördü
“Başlığı” ödenirse... Gitti, gider GÜLÜMSER
Kefenliği andıran beyaz gelinliğiyle
Çıktı baba evinden gözünde yaşları sel
Anlatılmaz hislere kapıldım O, giderken
Gözü arkada kaldı, son kez baktı GÜLÜMSER
.........................
“Unuttum” sanıyordum, çok yıl geçti üstünden
Delikanlıydım artık, her problem; Çözümsel
“İlk kez milli” olmaya, mâlum bir yere gittik
Yüksel’i satmış O’nu !.. Karşımdaydı GÜLÜMSER.
Evlenip de gidince, çabuk geçmiş hoş günler
Çocuk doğuramamış, fail-î sabit; Yüksel.
Dağıttırmaz yuvayı, “KUMA” yı da benimser
Yüksel, hayırsız çıkar; Sermayedir GÜLÜMSER.
“Sittin sene” de geçse, unutamazmış beni
O, herkes’i ağlatan şarkı vardı ya hani !..
Ancak o gün öğrendim, “MAKBER” miş söylediği
İşte, o’nu söyledi… acı, acı GÜLÜMSER.
Bana bir haller oldu, teşhis koyamadılar
Derde deva bulmaya yemin etmiş tabipler.
Boşuna okumuşlar; Farmakoloji... falan
Sen harici bu derde, derman yokmuş; GÜLÜMSER.
“Dut yemiş, bülbül” idim, geceydi hep gündüzler
Okuyup, üflediler; Evliyalar.. Erenler !..
Kitabında yazmamış; Vahiy inmiş Nebi’ler
Seni sevmek ne kutsal ibadetmiş; GÜLÜMSER.
.......................
O, cihan güzeli ki; Kıyıverdi canına
Gözümü kırpsam bir an, hayali ki; Gülümser,
En içten dileğimle yazdım “Mezar taşı” na
İlk gözağrım, ilk aşkım; Komşu kızı GÜLÜMSER.
21.12.2008 – 10.01.2009
Recep Ümit NİŞANCI
P.K.3 Muratlı/TEKİRDAĞ
namikcemal@
5.0
100% (2)