Seni arıyorum
Buselik makamında
Neredesin bilmiyorum
Hangi nefesin sıcaklığını duyuyorsun
Hangi kadının düşlerini parlatıyorsun
Sevginin ne kadarını verip
Kaçta kaçını alıyorsun
Kulağına aşk şarkıları fısıldayıp
Sarabiliyor musun?
Alabiliyor musun? Aklında ben varken
Kollarına

Çok da önemli değil aslında
İki adım ötemde olsan yaklaşmam sana
Hz Havva kadar cesur değilim ben
Yasak elmaya el süremem
İstediğim her şeyi erteledim
Zaman içinde yenik düştüm belki de
Bir eksik bir fazla sende girdin onların arasına

Ayağının birinin çivisi çıkmış bir tekme vursam
Kırılacak dağılacak bir masa gibi benim hayatım
Zorla bir arada tutuyorum işte her şeyi
Bir tarafımda hasret özlem ve düşlerim var ötelediğim
Diğer tarafta tuttuklarım ise yarısı paha biçilmez
Diğer yarısı da ön yargıların beşiğinde ninni söyleyip uyuttum
Açıkçası vazgeçilebilir ama korktuğum
Korkunun ecele faydası yok biliyorum

Ne Karun ne de firavunum
Acımasızlık kalıplarının içinde yoğrulmamış hamurum
Diyebilirsin mutsuzluk o zaman hakkın
Alıştım zaten
Mutsuzluğu kendime yorgan döşek yaptım
Üşüdükçe umutlarıma sarıldım

Ne yapabilirim ki korkutuyor aşk beni
Sen Apollon olsan ben Daphne olur saklanırdım
Toprak anadan yardım isterdim herhalde ben de
Ört sakla bulmasın aşk beni diye

Leyla ol gez benim için o zaman
Acı çek diye düşünüyorsan
Hayır onu da yapamam
Modern dünyanın çağdaş kadınıyım
Kendime âşık edip seni
Korkma sakın
Mecnun gibi süründüremem


SELMA ARDIÇ TAN