4
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1429
Okunma
(getirdiklerini saymıyorum işidir diye
götürmesine ne hacet üstüne ne vazife
deprem oluvermeliyim bir ucundan diğer ucuna
ıradıkça senden çökmeliyim kıvrımlarının üstüne)
en kolayı bana düştü
en zoru yollara
...
yağmurla mı daha çok söndüm gözlerinle mi
hiç ayıramadım
yüreğinin bulutları hep yüklüydü
sahipsiz bir sevinç alâkasız bir hüzün
ya da içlisinden bir türkü değmeye görsün
yağmaya izin istemezdin mevsimlerden
billur bir damla kesilirdin baştan ayağa
ve ben yangınken seni sevmesinde ne vardı
senden giderken ayrılık kaç kiloysa
tam o kadar çekerdim
özlem benim sırtıma ben yolun...
açlık terbiye mi ceza mı bilemedim
doyduğum anda acıkmak ne büyük lanet
şükür iştahımın peşindeyken edemediğim
marazımı sevdiren şifacı
senin bir yanın nimet diğer yanın bereket
ben sofraların yanaşması
seni sevmesinde ne vardı
en kolayı bana düştü
en zoru yollara
ilaveten
utanmak aşka