Gel otur şöyle yanıma evlat..!
diyeceklerim hayattan yana
ne kalırsa kârdır kulağında
izle şu kıyıya vuran dalgaları
İster onları say ister beni anla…

ben günümü görmüşüm
sense gençlik çağında
bak şu uzaktaki balıkçı teknesine
yolu şaşıran balıklar şimdi onun ağında…

yaşlılarla dost olmaya bak
iyi dinle onları evlat.!
sende güç onlarda tecrübe var
aslolan o tecrübeyi güce katmaktır
zira tecrübe güç yetmez bir metadır

haramı helalı iyi bil inancını kaybetme
kısa yoldan kazancı sakın ha kâr belleme
kul hakkına dikkat et kuruşunu elleme…

çok hırslı insanlar gördüm acımasız
varlıktan yana zengin edepten fakir
kibirli insanlar gördüm zavallı.!
tevazudan habersiz.

şan şöhret peşinde koşanlar gördüm
rezilliğin hesabı yok
yetim hakkı yiyenleri,
devleti soyanları gördüm
öylesine soysuz, öylesine arsız
bir çoğu maymundan farksız…

önünde iki yol var evlat..!
biri doğru biri yanlış
doğru olan uzun yol oldukça engebeli
sıkıntı var eziyet var sabır ister
diğeri çok kısa keyifli eğlenceli debdebeli

tercih senin yolunu yoldaşını seçeceksin
kimler geçti o yollardan sen de geçeceksin
ama asla unutma..! giderken o yolda
bir can dostun eli olmalı omuzunda…

şimdi söyle bakalım kaç dalga vurdu kıyıya?
ya da anlat bakalım anladığın kadarıyla…

Mehmet NALBANT