0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
37
Okunma
Bir şehre ancak şiir yazılırdı
Öyle yarım yamalak, yeknesan, ağzın kenarı ile değil
Gümbür gümbür
Üstünde uçan kuşların kanadıyla
Altında yüzen balıkların aksanıyla
Şimalden rüzgar esse de ne olur sanki
Kadim, arkaik bir geçmişten kalan
Ömür tüketen, yuva yıkan
Nice savaşlarda dimdik ayakta kalan
Bir şehre ancak şiir yazılırdı
Aşk mıydı bu bende ki yoksa kuruntudan öte
Kadim bir dostluk muydu dizlerimin bağını çözen
Boğazımda düğümlenen kör bir urgan
Yoksa kendinden habersiz divit hokkasının çığlığı mı
Bilmiyordum
Küçük adımlarla ziguratların zirvesine doğru
Nice firavunlar devirerek bir çınarın gölgesine
Sonra asma yaprağının altında içilirdi cennet suyu
Kıyametin kopma zamanına denk gelirdi
Uçsuz bucaksız mavi göğün tarlasında
Ellerim titrek bir mumun aleviyle sarsılmışken
Nice bebeler doğururdu yeni gelinler
Murat suyu kan mı ağlardı bilinmez
Lakin bir şehre ancak şiir yazılırdı
Yastığın taş yorganın düş arefesinde..
En masum kişi günah keçisi olduğunda bile
Gecelerin sessizliği o vakit bulurdu beni yek başıma
Putlar indirilirdi Leheb’in Kabe’sinden
Roma’da bir kral katledilirdi kendi hançeriylen
Konstantiniye surları akardı Mezopotamya ovasına
Telli bir çalgının düğün seherinde..
O zaman kör urganlar kesilir savaş alanlarında
Dağlar yerinden oynar Cenk meydanlarında
Sular buz keser kaynaklarında
Ve ancak
Bir şehre şiir yazılır
Yerkürenin dönüş anında…
18/12/2025
—————————————————————
5.0
100% (1)