Gönlünün arzusuna göre iş yapma ki, sırtına pişmanlık yükü yüklenmeyesin. ferideddin attar
CEMRE_YMN
CEMRE_YMN

AYRILIĞIN SONSUZ SANCISI

Yorum

AYRILIĞIN SONSUZ SANCISI

( 9 kişi )

6

Yorum

21

Beğeni

4,6

Puan

86

Okunma

AYRILIĞIN SONSUZ SANCISI

AYRILIĞIN SONSUZ SANCISI


Bir boşluk ki bu, ne deniz doldurur ne gökyüzü,
Ne de en derin nefes alışı unutturur seni.
Şehrin bütün lambaları söndü sanki, o sonsuz veda günü,
Sadece kalbimde uğuldayan bir rüzgarın sesi.
Zaman, eski bir filmin kopuk makarası şimdi;
Ne ileri gidiyor ne de geriye sarabiliyorum.
Her sabah, uyanmak bir ihanet gibi,
Yokluğunun mührünü, alnımda taşıyorum.

Unutmak, denizin taşı fırlatması kadar imkansız;
Hafıza, beynimde işkence eden zalim bir bekçi.
Ne yana dönsem, seninle örülmüş bir çıkmaz,
Aynada gördüğüm yüz, artık eski ben değil ki.
Ben o eski şarkının, yarım kalmış son notası;
Bir elvedanın ardından gelen ağır melankoli.
Senin adın, bir zehir gibi işleyen damlası,
Ölsem de geçmeyecek, ruhumdaki kalıcı iz.

Ne bir umut fidanı yeşerir bu kurumuş toprakta,
Ne de güneşi görür pencerem, perdem kapalı.
Yaşamak, sadece nefes almaksa bu çamurlukta,
Ben, çoktan vazgeçtim bu sahte hayattan, yaralı.
Her geçen gün, seni daha keskin bir bıçakla anmak;
Aşk, bitmemiş bir yara, sürekli kanayan bir yer.
Bu acı, artık tenime yapışmış, çıkmaz bir astar,
Ve ayrılık, en sert, en acımasız gerçek.

Rüzgar bile artık kokunu taşımıyor bana;
Sadece toz ve keder savuruyor yüzüme inatla.
Ciğerlerime dolan hava, paslı bir demir tadında,
Dünya, senin yokluğunla dönen, yorgun bir makine.
Geceler, bitmeyen bir kış uykusu, derin ve soğuk;
Her rüya, yeniden başlayan, aynı zalim senaryo.
Uyanmak, o düşten daha gerçek, daha büyük bir şok,
Çünkü yokluğun, kalpte en keskin iz, en acıyan yara.

Beklediğim gemi, hiç kalkmayan bir limanda mahsur;
Bütün pusulalarım kırık, yönüm sadece yokluğun.
Kalbim, atışı unutmuş, terkedilmiş bir çan kulesi durur;
Son ses, senin vedandı ve o ses, kederle taşlaşmış.
Bu ayrılık, tanrının en adil cezası gibi;
Benden alınan nefes değil, tüm yaşama sevincim.
Yürürken ardımda bıraktığım her adım izi,
Boşluğa açılan, geri dönüşü olmayan bir geçim.

Eski eşyalarım bile seni soruyor sessizce;
Koltukta bıraktığın iz, mendildeki parfümün.
Ev, şimdi bir müze, hüzünle dolu her köşesi,
Ve ben, bu enkazın tek bekçisi, tek mahzunu.
Elimi uzatsam dokunurum sanırım o güneşe,
Fakat soğuk bir duvar çarpar avucuma her sefer.
Umut, çoktan yandı, külleri gökyüzüne serpe serpe,
Şimdi sadece gölgeler dans eder, fersiz ve keder.

Hangi kitaba baksam, hangi filme dalsam,
Tüm kahramanlar, sanki bizim ayrılığımızı yaşar.
Bu evren, sadece senin yokluğun üzerine kurulmuş bir matem,
Ve bütün sırlar, bütün aşklar, sana çıkar, sana varır.
İnsan sesi duymak, en büyük işkence oldu;
Her kahkaha, bana ait olmayan bir mutluluğun sesi.
Duymak istemem, ne yağmurun sesini, ne de dolu;
Sadece kalbimin çatlaklarından sızan ayrılığın sesini,
Artık ben, ne bir yolcuyum ne de bir ev sahibi,
Sadece iki dünya arasında asılı kalmış bir duman.
Ne gelenim var ne de gidenim, bu hayat sahnesinde;
Tek rolüm: bitmeyen vedanın ta kendisi, her an.
Şimdi ben, sensizliğin dilini çözmeye çalışan dilsiz,
Oysa dilimde sadece senin adın var, bir dua gibi.
Bu uzun sancı, ömrümün en büyük, en hüzünlü izi,
Ve ben, bu vedanın hükmüne boyun eğen müebbete mahkum.

Cemre Yaman

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (9)

5.0

89% (8)

1.0

11% (1)

Ayrılığın sonsuz sancısı Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Ayrılığın sonsuz sancısı şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
AYRILIĞIN SONSUZ SANCISI şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Şair Mehmet Demirdelen
Şair Mehmet Demirdelen, @sair-mehmet-demirdelen
12.12.2025 23:10:59
5 puan verdi
Kaleminizin gücü duyguları ifade ederken
güzel kelimeleri özenle seçerek yazmış harika...beğenerek okudum şiirinizi
kaleminiz daim olsun.
yüreğinize sağlık saygılar Cemre hnm 👍🙏
Ali Rıza  Coşkun
Ali Rıza Coşkun, @alirizacoskun
12.12.2025 22:54:41
5 puan verdi
Bu şiir, ayrılığın yalnızca bir duygusal kopuş değil, aynı zamanda varoluşsal bir çöküş olduğunu çok güçlü imgelerle dile getiriyor. Cemre Yaman, ayrılığı bir “sonsuz sancı” olarak betimlerken, okuyucuyu hem bireysel bir acının içine hem de evrensel bir yalnızlık duygusuna çekiyor.

Derinlemesine Yorum
- Boşluk ve Yokluk İmgesi: Şiirin başında “ne deniz doldurur ne gökyüzü” ifadesiyle ayrılığın yarattığı boşluğun hiçbir şeyle telafi edilemeyeceği vurgulanıyor. Bu boşluk, metafizik bir eksiklik gibi, varlığın özüne işlenmiş.
- Zamanın Donması: “Eski bir filmin kopuk makarası” benzetmesi, zamanın akışını kaybetmiş bir ruh halini anlatıyor. Ayrılık, ilerlemeyi engelleyen bir çark gibi, kişiyi geçmişin ve pişmanlığın içinde hapsediyor.
- Aşkın Yara Metaforu: “Bitmemiş bir yara, sürekli kanayan bir yer” dizesi, aşkın kalıcı bir travmaya dönüştüğünü gösteriyor. Bu yara, kapanmayan bir iz olarak ruhun kimliğini belirliyor.
- Gündelik Nesnelerin Hatırlatıcı Gücü: Koltuktaki iz, mendildeki parfüm gibi detaylar, ayrılığın somut ve gündelik hayata nasıl sirayet ettiğini gösteriyor. Ev, bir “müze”ye dönüşüyor; geçmişin hatıralarıyla dolu, ama yaşamdan yoksun.
- Kader ve İlahi Ceza: “Tanrının en adil cezası gibi” ifadesi, ayrılığı yalnızca kişisel bir kayıp değil, kozmik bir hüküm olarak sunuyor. Bu, şiire metafizik bir ağırlık katıyor.
- Yalnızlığın Evrenselleşmesi: Şiirin sonunda, şair kendini “iki dünya arasında asılı kalmış bir duman” olarak tanımlıyor. Bu, bireysel acının evrensel bir yalnızlık metaforuna dönüşmesini sağlıyor.

Genel Etki
Şiir, ayrılığı bir “müebbet” gibi sunarak, okuyucuda hem derin bir hüzün hem de kaçınılmaz bir kabulleniş duygusu uyandırıyor. Duyguların yoğunluğu, imgelerin zenginliği ve metaforların derinliğiyle metin, yalnızca bir aşk acısını değil, insanın varoluşsal kırılganlığını da gözler önüne seriyor.

Kaleminize sağlık; bu eser, ayrılığın en keskin ve en kalıcı yüzünü edebi bir ağırlıkla yansıtan güçlü bir şiir.
Orhan Gülaçar
Orhan Gülaçar, @egemavi
12.12.2025 22:02:44
5 puan verdi
Öyle yazmak için yazmak benim kendime iki yüzlülük yapmam gibi geliyor , fakat kısaca söyle diyebilirim

"Senin kalemin çıkan betimleme tarzında bu ifadeler , Kalplerde yankılanan bir şarkı gibi. Her mısra bir yerden tanıdık geliyor , ruha dokunuyor söyle geriye götürüp anı dünyasına çekiyor."

"Aşkını böyle güzel ifade eden bir şaire, sadece 'teşekkür ederim' demek düşer .

Yüreğine sağlık Kardeşim
Ferda,ca
Ferda,ca, @ferda-ca
12.12.2025 21:40:54
5 puan verdi
Şiir, ayrılığın insanda açtığı en derin, en inatçı yarayı neredeyse roman genişliğinde ve film sahnesi yoğunluğunda anlatıyor. Duygu tonunda hem karanlık bir melankoli hem de sarsıcı bir iç hesaplaşma var. Şair, kaybın yarattığı boşluğu “ne deniz doldurur ne gökyüzü” gibi geniş ve ağır imgelerle büyütüyor; bu da okura nefes daraltan bir atmosfer kuruyor.

Her bölümde acının farklı bir yüzü işlenmiş: hafıza, umut, mekan, zaman, eşya… Hepsi “yokluk” etrafında yeniden şekillenmiş. Dil zengin, metaforlar güçlü ve kararlı; şiir boyunca aynı yoğunluk korunmuş. Ayrılık acısını dramatize etmeyen, aksine onu büyük bir kadermiş gibi kabul eden ağır bir lirizm hâkim.

Kısacası: çok katmanlı, derin sızılı, imgeleri yüksek ve uzun soluklu bir ayrılık ağıtı.

Tebrikler

Sevgilerimle şairem 🌹🌿
DÜŞLER SIĞINAĞI
DÜŞLER SIĞINAĞI, @dusler-siginagi
12.12.2025 21:32:04
5 puan verdi
yüreğiniz dert görmesin
tebrikler
muhteşem
esenlikler dilerim
Etkili Yorum
Destancı
Destancı, @destanci
12.12.2025 21:15:03
5 puan verdi
Aşkın sade içten doğallığın en doğal manzaralısı; bu siir
Lüks bir fotoğraf stüdyosu değildi dogasi lakin bu önemli günün resminin çekildiği yerin arka planı şairin içindeki dünya
Oysa bu zorunlu görüntü belki de en güzeli, hatta en doğalı ve en hayırlısı
Buradan kutluyorum önce sairimi

Bildiğimiz “Acı !…”
Biliyorduk mecazen bunun ne olduğunu ama,
Ne var ki bu bildiğimiz o acı’dan,
Daha da bin beteri bir ACI desek de hatta,
Sözün en doğrusu ancak böyle sonuçta…..

Sorulur bütün bu oldu bittilerin arkasından,
Hani derler ya anlatılmaz yaşanır,
Maalesef ve maalesef,
Bazı yaşanmışlıklar var ki,
Onlar anlatılınca da yaşanmaktadır
Hatta anlatılmadığı takdirde de,
Duysan dahi öylesi yine de yaşanmaktadır !!!......

Aferin
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL