0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
15
Okunma
Çocukluğum…
Rüzgârın saçlarımı savurduğu o eski avluda
Ayakkabılarımı çıkarıp toprağa bastığım günlerin
Hâlâ usul usul içimde çınlayan adı.
Bir kır çiçeğinin kokusunda saklı şimdi
Gizlice büyüttüğüm o eski sevinçler.
Gökyüzüne salladığım salıncağın gölgesi
Kalbimin duvarlarında hâlâ titrer.
Koşarken düşüp kanattığım dizlerim
Acıyı değil, özgürlüğü anlatır bana.
Her yara izi, bir gülümsemenin
Ömrüm boyunca süren yankısı aslında.
Annemin uzaktan gelen sesinde
Akşamın hüznü değil, güvenin sıcaklığı vardı.
Şimdi ne zaman bir kapı gıcırdasa
O sese dönmek ister, içimden gizlice ağlarım.
Ah çocukluğum…
Ne çok sakladım seni büyümenin yükünde,
Ne çok aradım kaybolan cesaretini.
Bir kez daha açsam avuçlarımı
Belki dökülür içlerine o zamanların ışığı…
Ben yine misketlerimi toplar,
Yeniden inanırım gökyüzüne fısıldadığım dileklere.
Ve sen…
Yılların ötesinde
Hâlâ en temiz yerinde durursun kalbimin.
Yiğit Metin Sevindik