0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
67
Okunma

Gün bitti.
Ne çok şey sığdırdık oysa
şu birkaç saate,
telaş, koşturmaca,
bitmeyen bir liste.
Şimdi
yavaşça oturmak
gölgelerin uzadığı bu köşeye.
Cezvede kaynayan suyun
usulca yükselen buharı,
öğütülmüş anıların
o derin, kahverengi kokusu.
Bir yudum
dudaklarıma değen sıcaklık,
içimde çözülen bir düğüm.
Ne bir söz
ne bir gerekçe.
Sadece
el ayak çekilmişliğin dinginliği.
Fincanın kenarında
birikmiş telve değil sadece,
birikmiş her şey.
Ve bu son yudum,
gün ortasından kalan
bütün o yorgunluğu
omuzlarımdan alıp götürüyor.
Kırk yıllık hatır değil,
kırk dakikalık bir nefes
bu yorgunluk kahvesi.
Hüseyin TURHAL
5.0
100% (1)